Deprem sonrası süreçle ilgili her gün kamuoyunu bilgilendireceğini açıklayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Ulaşım Merkezi’nde (İZUM) oluşturulan kriz merkezinde bugün ikinci kez basın toplantısı düzenledi. Başkan Soyer öncelikle çalışmalarla ilgili güncel rakamları bir önceki günle kıyaslayarak açıkladı: “İlk 50 saatte sahada çalışan personel sayısı, yani arama kurtarmada çalışan personel sayısı 1485 idi. Bu rakam bugün 1784’e çıktı, yani 356 kişi ilave oldu. Sahada çalışan toplam personel dün 5752 idi, bugün 6224 oldu. Enkazlarda arama kurtarmada 256 iş makinesi çalışıyordu, bugün 11 araç daha ilave edildi ve 267 sayısına ulaşıldı. Gönüllü sayımızda sürekli artış var. Sunulan çorba sayısı 42 bin 400 idi, bu rakam 59 bin 100 oldu. İçme suyu 85 bin 159 litre idi, bu rakam da 97 bin 298 litreye çıktı. Ekmek yardımında 13 bin 650 adet, süt yardımında bin 820 litre artış oldu” dedi.
Bugün 112 bin 144 kişilik sıcak yemek dağıtıldığını belirten Soyer, “Çocuk maması konusunda yine dünden bugüne artış miktarı 21 bin 618. Dün sadece 150 paket verilmişken bugün 21 bin 768 sayısına ulaştık” dedi.
Pandemi önlemleri ihmal edilmiyor
Kurulan çadır sayısının 2 bin 588’e çıktığını söyleyen Soyer, “Bugün dağıtılan battaniye-yorgan sayısı 25 bin 991 oldu. Tüm konsantrasyon deprem üzerinde olduğu için pandemi önlemlerinin ihmal edildiğini gördük ve o ihmalin ortadan kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz. Alanda maske dağıtımını sürdürüyoruz.
Eksikler saptandı
Dün itibariyle yeni bir çalışmayı başlattıklarını belirten Soyer, “Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ile beraber İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki psikolog ve sosyolog arkadaşlarımız alanlarda hem çocuklara hem yetişkinlere destek vermeye başladılar” dedi. Son 24 saat içinde tespit edilen eksik ve önemli ihtiyaçların seyyar tuvalet, duş, çamaşır makinesi, kurutma makinesi, sahra hastanesi yatağı, çadır matı, tüplü dış mekan ısıtıcısı, pilli aydınlatma, pil, kamp sandalyesi ve masası olduğunu söyleyen Soyer, pandemi döneminde başlatılan Halkın Bakkalı çalışmasının bugün tekrar devreye alındığını ve depremzedelere yardım için yemek, gıda, hijyen ve uyku tulumu başlıklarında 4 ayrı paketin satışa sunulduğunu hatırlattı: “Halkın Bakkalı üzerinden 6 bin 944 uyku tulumu bağışı aldık. İzmirliler pandemi döneminde de olağanüstü dayanışma örneği sergilemişlerdi. Şimdi yine aynı dayanışmayı görüyoruz. Deprem yardımları için lojistik merkez haline getirdiğimiz Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nda inanılmaz bir kuyruk vardı. İnsanlar evlerindeki dolmaları, börekleri, giysileri getirip bağışlamak istiyor. İzmirli olmakla övündüğümüz bir tablo bu. Yurttaşlarımız bir yandan Biz İzmir dijital platformu üzerinden Halkın Bakkalı’ndan dört paketle yardım yapabilir, bir yandan da bu başlıklar üzerinden ayni olarak desteklerini Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’na ulaştırabilir” dedi.
Sahada 6 bin 224 personel çalışıyor
Arama kurtarma çalışmalarında düne kadar bin 428 personel çalışırken bu rakamın bin 784’e çıktığını söyleyen Soyer, sahadaki toplam personelin de 6 bin 224 olduğunu aktardı. Yıkılan bina sayısının 7, hasarlı bina sayısının 504 olduğunu söyleyen Soyer “91 vefat, 994 yaralımız var. Tedavisi devam eden yaralı sayısı 220, taburcu edilen yaralı sayısı 774, ağır yaralı sayısı ise 4. 172 bina boşaltıldı. Enkazdan kurtarılan kişi sayısı ise 106” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen hasar tespit çalışmaları için Büyükşehir’in 131 teknik personelini yönlendirdiklerini söyleyen Soyer, “Dünden beri 4 bin 424 binada hasar tespit çalışması tamamlandı. 3 bin 903’ünün hasarsız olduğu görüldü, az hasarlı bina 397, orta hasarlı bina 66, ağır hasarlı bina ise 42. Acil yıkılması gereken bina sayısı da 7” dedi.
“Ekipler kuracağız”
Binalardaki hasar tespit çalışmalarıyla ilgili yasal bir düzenlemenin yapılması konusunda önemli bir çalışma başlatacaklarını söyleyen Soyer, “Yıkılan ya da ağır hasarlı binaların tamamının 1992-1999 yılları arasında ruhsat almış binalar olduğunu gördük. Bu binalar 1999 depreminden sonra çıkan deprem yönetmeliğinin kriterlerine uygun olarak yapılmamış. Hem yapı deformasyonu hem demir donatı zayıflığı hem sıvada deniz kumu kullanıldığı tespiti var. Kentsel dönüşüm çalışmalarında hep ruhsatlı olmayan binalar düşünülür. Bu deprem gösterdi ki yıkılan binalar ruhsatlı bölgelerde. Ama artık bu ezberin bozulduğunu görüyoruz. 1999 öncesi ruhsat almış binalarla ilgili ekipler kuracağız. Bu ekipler yapı güvenlik karnesi düzenleyecekler. Biz İzmir’deki tüm binalarda yapı deformasyonu olup olmadığını denetleyip kontrol edeceğiz, tespitler için odalarla işbirliği içinde çalışacağız. İzmirlilerin güvenli bir şehirde yaşadıklarından emin olmaları için çabalıyoruz. Birinci önceliğimiz deprem. Bütçe çalışmalarımız sırasında da deprem önceliğimiz olacak” dedi.