Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen MGK toplantısı sona erdi. Basına kapalı olarak düzenlenen toplantı 6 saat 10 dakika sürdü. Toplantının tamamlanmasının ardından MGK Bildirisi yayımlandı. Bildiride Türkiye'nin güvenliğini yakından ilgilendiren tüm iç ve dış gelişmelerin ele alındığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: "Milli Birlik ve beraberliğimiz ile bekamızı tehdit eden PKK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ başta olmak üzere bütün terör örgütlerine karşı yurt içinde ve yurt dışında azim ve kararlılıkla sürdürülen mücadele hakkında Kurul'a bilgi sunulmuş ve konu bütün boyutlarıyla müzakere edilmiştir. PKK terör örgütüne karşı Irak'ın Kuzeyi'nde 'Pençe-1 ve Pençe-2 Harekatları'nın başarıyla yürütüldüğü, operasyon yapılan bölgeler tamamen temizlenene kadar terörle mücadele harekatlarımızın devam edeceği önemle vurgulanmıştır. Türkiye'nin Erbil Başkonsolosluğu'nda görevli bir diplomatımızın şehit olduğu menfur saldırı sert şekilde kınanmış, eylemin arka planının aydınlatılması ve sorumluları hakkında gereğinin yapılması hususundaki çalışmaların sonuna kadar yakından takip edileceği kaydedilmiştir. Çocukları zorla silahlandırarak terör eylemlerine alet eden PKK/PYD-YPG'nin bahse konu suçları uzun süredir işlemekte olduğu bilinmesine rağmen, bazı ülkelerce halen müttefik olarak görülerek, eğitim ve teçhizat dahil, askeri ve siyasi açıdan desteklenmesinin kabul edilemez olduğu belirtilmiştir." INTERPOL VURGUSU Bildiride, PKK yöneticilerinin kırmızı bültenden çıkarılmasına, "PKK terör örgütünün Suriye uzantısı olan PYD-YPG'nin sözde yöneticileri başta olmak üzere bazı teröristlerin kırmızı bültenden çıkartılmasının, FETÖ üyesi bazı teröristlerin ise kırmızı bültene alınmamasının küresel ölçekteki terörle mücadeleye ve İnterpol'ün kuruluş gayesine büyük zarar verdiği değerlendirilmiştir" ifadeleriyle değinildi. BARIŞ KORİDORU Suriye sınırında oluşan otorite boşluğunun Türkiye'ye yönelik tehditleri artırdığının belirtildiği MGK Bildirisinde, "Sınır güvenliğimiz çerçevesinde, bölgenin tüm terör unsurlarından temizleneceği ve bütün gücümüzle bir 'Barış koridorunun' inşası için gayret sarf edileceği hususundaki kararlılığımız teyit edilmiştir" denildi. 'TÜRKİYE’NİN TAAHHÜTLERİNE VE SORUMLULUKLARINA RİAYET ETTİĞİ İFADE EDİLMİŞTİR' Toplantıda, Türkiye'nin stratejik ortaklık, savunma ve güvenlik iş birliği konusundaki hassasiyeti ve beklentilerinin dile getirildiği kaydedilerek, "NATO antlaşması ile ikili anlaşmaların ruhuna uygun olarak, ülkemizin uluslararası hukuk ve ahde vefa ilkesi çerçevesinde taahhütlerine ve sorumluluklarına riayet ettiği, müttefiklerimizden de aynı hassasiyetin beklendiği ifade edilmiştir" ifadeleri kullanıldı. DOĞU AKDENİZ Bildirinin son konu başlığı ise Doğu Akdeniz'deki gelişmeler oldu. Konu hakkında, "Doğu Akdeniz'deki uluslararası hukuktan kaynaklanan hak ve menfaatlerimiz ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerinin korunmasına yönelik bölge barışı ve istikrarını esas alan, iş birliğinin gelişimine katkıda bulunan, kararlı ve ilkeli tutumumuzun sürdürülmesinin hayati önem arz ettiği kaydedilmiştir" değerlendirmesinde bulunuldu.