"Türkiye’de kadın olmak hiç bu kadar zor olmadı

25 Kasım 2020 Çarşamba   10:30

Av. Sevda Erdan Kılıç, 25 Kasım tarihinin; Dominik Cumhuriyeti’nde, Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele eden Clandestina Hareketi’nin öncülerinden olan Patria, Minerva ve Maria Mirabel kardeşlerin, askerler tarafından vahşi bir şekilde katledildikleri utanç gününün ve insanlık ayıbının yıl dönümü olduğunu kaydetti.

CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, açıklamasına şöyle devam etti:

“Bu cinayetler, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ne vesile olan bir cinayet idi ama günümüze kadar son cinayet olmadı, bu cinayetler hep devam etti. Ama 25 Kasım 2020 tarihi; eşi, erkek arkadaşı, ağabeyi, kardeşi, babası, akrabası… Yani bir erkek tarafından her ne sebeple olursa olsun işlenen kadın cinayetlerinin son bulacağı tarih olsun, bunun için başlangıç olsun. Bunu iktidarı ve muhalefetiyle hep birlikte başarabiliriz, bunun için gerekli olan yasal düzenlemeleri hep birlikte yapabiliriz. Bunu yapacak azim, kararlılık ve mücadele Cumhuriyet Halk Partisi’nde bulunmaktadır.

Biz kadınlar öldüren sevgi istemiyoruz”

Yaşadığımız her anda; evde, sokakta, her yerde şiddet gören, tecavüze uğrayan, taciz edilen sayısız kadın var. Kadınlar, her kadın cinayetinden sonra eylem yaptıklarında iktidar tarafından engelleniyor. Ama iktidarın kadınları değil, katilleri durdurması gerekiyor, kadınları değil, katilleri yakalaması gerekiyor. Eşit ve özgür bir yaşam kurana dek biz kadınlar olarak durmayacağız. Biz kadınlar öldüren sevgi istemiyoruz, biz kadınlar öldüren gelenek istemiyoruz. Kadınların yaşamları, bedenleri, canları üstünde hak iddia eden her türlü anlayışa hayır diyoruz. Biz kadınlar kararlıyız, cinayetleri de durduracağız, eşit ve özgür yarınları da dayanışmayla, mücadeleyle kuracağız.”

AKP iktidarında şiddete karşı yürüyen kadınlara da şiddet uygulandı”

AKP iktidarında şiddete karşı yürüyen kadınlara da şiddet uygulandığını belirten Av. Sevda Erdan Kılıç, “(Kamusal veya özel yaşamda kadınlara fiziksel, cinsel veya psikolojik acı, ıstırap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayanan bir eylem, tehdit, zorlama, keyfi olarak özgürlükten, ekonomik gereksinimlerden yoksun bırakma) olarak tanımlanan kadına yönelik şiddet, yaygın ve sistemli şekilde bütün dünyada ve ülkemizde devam ediyor. Buna küçük yaşta evlenmeyi, çocuk doğurmaya zorlanmayı, erkeğe bağımlı hale getirmeyi, töre cinayetlerini, evde ve işyerinde emek sömürüsünü de eklemek gerekiyor. Ülkemizde ise kadına yönelik şiddette gelinen nokta belli. Gün geçmiyor ki basında eşi, erkek arkadaşı, babası ya da bir akrabası tarafından öldürülen veya şiddete uğrayan bir kadın haberi yer almasın.” ifadesini kullandı.

CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, kadınların şiddete karşı mücadelesinin aslında sadece 25 Kasımlarda değil her gün sürdüğünü belirterek, “Kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması, öncelikle devletin ve iktidarların sorumluluk üstlenmesi, ilgili tüm sivil ve resmi kuruluşlarla iş birliği yaparak, yaşamsal öneme sahip bu sorunun ortadan kaldırılması için gerekli sosyal politikaların yaşama geçirilmesi ile mümkün olacaktır.” dedi.

İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, kadına yönelik şiddetin aynı zamanda insanlık suçu da olduğunu vurgulayarak, “Kadına şiddet kadınların kaderi olmamalıdır. Kadına yönelik şiddetin bahanesi olmaz. Kadına şiddet suçtur ve asla da cezasız kalmamalıdır. Kadınlarımız, bugün ve her gün daha güvenli bir dünyada insan onuruna yakışır, şiddetten uzak ve eşit bir hayat hak ediyor. Unutmayalım ki kadına yönelik şiddet aynı zamanda insanlığa ihanettir. Kadınlarımızın yani geleceği şekillendiren insanların daha adil, huzurlu, güvenli ve barışçıl bir dünyada yaşayabilmesi temel amacımız olmalıdır.” dedi.

CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, kadına karşı şiddetin önlenmesi ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması için; “ayrımcılık ve şiddetin kınanması ve suç olduğunun açıklanması, şiddeti önlemek için tedbir alınması, şiddete karşı destek mekanizmaları oluşturulması, risk altındakilerin korunması, yasaların uygulanması, polis ve savcılık hizmetleri ile yargının etkinliğinin arttırılması, adli işlemlerde mağdurların desteklenmesi ve korunması, kapsamlı ve eşgüdümlü politikalar tasarlanması, sığınmacılar konusunda özenli davranılması, çocukların özel ihtiyaçlarının karşılanması, STK’ların desteklenmesi, şiddet verilerinin toplanması ve araştırmaların desteklenmesi gerektiğini” vurguladı.

“Kadınlar pandemide daha fazla şiddetle karşılaştı”

CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, Pandemi döneminde tüm insanlığın yeni bir mücadele dönemine girdiğini belirterek, “Sağlığı kaybetme korkusu, belirsizlik, ekonomik kayıplar, stres ve tükenmişlik duyguları herkesin ortak sorunları oldu. Ancak yapılan araştırmalar, kadınların bu süreçte daha fazla şiddete uğradığını, işini kaybetme riski ile daha çok karşı karşıya kaldıklarını ve ev içinde artan iş yükü dolayısıyla en kırılgan grupların başında geldiklerini göstermektedir. Özellikle karantina döneminde şiddet vakalarının ve buna bağlı olarak acil yardım hatlarına yapılan başvuru sayılarının arttığını görmekteyiz.” dedi.

Evlerin genelde en özel ve mahrem alan olarak, aile içi şiddetin en fazla görüldüğü mekanlar olduğuna işaret eden Av. Sevda Erdan Kılıç, “(Evde kal) diyoruz ama o evlerde neler yaşandığını bilmiyoruz. Bu sebeple kadınların pek çok farklı açıdan pandemi sürecini kolay geçirmediğinin farkında olmak büyük bir önem taşıyor. Kadınlar bu süreçte fiziksel, psikolojik, dijital, ekonomik ya da sözlü olarak çok çeşitli şiddete uğramaktadır.” ifadesini kullandı.



Sayfa Adresi: http://www.sonkaleizmir.com/haber/-Turkiyede-kadin-olmak-hic-bu-kadar-zor-olmadi/87310