Çuval davasında sanıklar konuştu... "Çiçekle karşılayamazdık"

Geçen 2 Eylül'de ABD'ye ait USS Wasp (LHD-1) adlı amfibi hücum gemisi, İzmir Limanı'na demirledi. ABD savaş gemisinde görevli Amerikan askeri, kentte vakit geçirmek için gemiden indi. Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde aralarında TGB üyelerinin de bulunduğu kalabalık bir grup, ABD askeri olduğunu fark ettikleri kişinin başına çuval geçirdi. Çuval geçirilme anı kameralara yansıdı. Çuvalı geçirdiği belirtilen 15 kişi gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden 10'u çıkarıldıkları Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklanırken, diğerleri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklu şüpheliler de ilerleyen günlerde tahliye edildi.

Hazırlanan iddianamede 10 şüpheli hakkında 'cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan ceza istenirken, 15 şüphelinin tamamı için 'toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet' suçundan ceza talep edildi. İddianame İzmir 13'üncü Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

'GEZİNTİYE ÇIKTIĞIMIZDA FARKETTİK'

Sanıklar bugün İzmir 13'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. İlk olarak söz verilen Ali Onur E., "TGB üyeliğinin görevlerinden biri, Amerikan askerlerini gördüklerinde başlarına çuval geçirme geleneğidir. Eylem planlı değildi. ABD'ye karşı yaptığımız eylemdi. Onları, büromuz Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde olduğu için gezintiye çıktığımızda fark ettik" dedi.

Dönemin TGB İzmir İl Başkanı olan sanıklardan Betül K., "Türk gençliğinin tavrını ortaya koyduk. Oraya planlayarak gitmedik. Çuvalı geçirdikten sonra hemen çıkarttık, bu olay şahıslara karşı değil ABD ordusuna karşı yaptığımız harekettir" ifadelerini kullandı.

Askerlerden biriyle konuştuğunu söyleyen Can Aybars B., "Bir askere kendilerine eylem yapacağımızı, birkaç dakika boyunca konuşmaması gerektiğini söyledim. Olaydan sonra da polis ekipleriyle karakola gittik" diye konuştu.

'ÇİÇEKLERLE KARŞILAYAMAZDIK'

Tutuksuz sanıklar arasında yer alan TGB Genel Başkanı Kayahan Ç., "ABD'nin, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki olayları yönetip PKK terör örgütünü desteklemesi sebebiyle eylemi gerçekleştirdik. Bu durumlar bizi milli sebep olarak eylemi gerçekleştirmemize neden oldu. Fethi Sekin'in şehit edildiği adliyedeyiz. Onu şehit edenlerin arkasında ABD var. Onları çiçeklerle karşılayamazdık. Bu sembolik bir eylemdir. Türk yargısının, milletin vicdanını dinleyeceğini umuyoruz" dedi.

'FİZİKİ BİR ZARARIMIZ OLMADI'

Askerlere fiziki bir zarar vermek istemediklerini savunan Samet K. da "Biz ABD'nin Türkiye'ye karşı uyguladığı tüm suçlara karşı bir eylem yaptık. Tüm milli meselelerinde ABD, Türkiye'nin karşısındadır. Biz de bu durumları protesto etmek istedik. Eylemimiz dünyada görüldü. Amacınız çuval geçirip askerleri bırakmaktı. Fiziki bir zararımız olmadı. Zaten böyle bir şey de istemedik. Yıllar önce askerimize yaptıklarını biz de onlara uyguladık. Bizim değil, soykırımcı olarak onların yargılanması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Sanıkların avukatları da müvekkillerinin beraatlerini talep etti. Savunmaların ardından ara karar açıklandı. Adli kontrol şartı bulunan sanıkların adli kontrollerinin kaldırılmasına karar veren hakim, dosyadaki eksikliklerin giderilmesine hükmedip duruşmayı 11 Mart 2025'e erteledi.