İzmir'de afet bilinci eğitimi tiyatroyla buluştu

İZ-AFED üyeleri, afetler olmadan önce alınması gereken önlemleri, bu kez Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Ömer Yiğitbaşı Konferans Salonu'nda sahneledikleri gösteriyle anlattı. Yaklaşık 15 dakika süren 'Kentsel Çelişkiler Ofisi' adlı oyunda afetlerle ilgili kavramlar hatırlatılarak doğru bilinen yanlışlara dikkat çekildi. Afet yönetimi alanında farklı kurumlarda yaklaşık 20 yıl görev yapıp, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'nden emekli olan İZ-AFED'in kurucusu Servet Ertaş, bu oyunu 3'üncü kez sahnelediklerini belirtti. 17 Ağustos depreminin yıl dönümünde Kültürpark Gençlik Tiyatrosu'nda, 30 Ekim depreminin yıl dönümünde Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde sahneledikleri oyunu 3'üncü kez izleyiciyle buluşturduklarını söyleyen Ertaş, "Yıllardır afet eğitimleri veriyorum. AFAD'dan emekli afet bilinci eğitmeniyim. Klasik salon eğitimleri ve seminerlerin bir süre sonra insanları sıkmaya başladığını fark ettik. Teknik bilgiler fazla ilgi çekmiyor. Yöntemi değiştirmeye karar verdik. Bunları komedi ve mizah kullanarak tiyatroda anlatalım, dedik" ifadelerini kullandı. Yaklaşık 15 dakikalık kısa oyunu kendisinin kaleme aldığını anlatan Ertaş, "Amacımız toplumda afetle ilgili doğru sanılan yanlışlara mizahi açıdan yaklaşmak. Kulaktan dolma sözler vardır. Deprem olduğunda eşik altında durmak, pencereden balkondan atlamak doğru sanılır. Biz bu yanlışlara dikkat çekmek istedik. Afetlerle ilgili kavramların her birine dokunduk. Eğitim vermiyoruz. Böyle bir amacımız yok. Konuları, kavramları dile getirip farkındalık oluşturuyoruz" diye konuştu.

'AFETLERİ GÜNDEMDE TUTMAK İSTİYORUZ'

İlk iki gösterimlerinin de çok beğenildiğini, talep olduğunu söyleyen Ertaş, "Ekipteki arkadaşlarım amatör, bu işi profesyonel yapan arkadaşlar değil. Her biri farklı yerlerde çalışıyor. Çoğu derneğimizin üyesi. Zaman buldukça bu taleplere karşılık veriyoruz. Özellikle deprem ve afetle ilgili anılan günlerde talep çok oluyor. Afet sadece deprem olduktan sonra aklımıza geliyor. Biz de bunu aslında olmadan önce konuşmak, toplumun gündeminde tutmak, topluma afetler olmadan önce bütün önlemlerin alınması gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Oyunda 5 oyuncu var. 3 büro çalışanının bir deprem haberi alması üzerine başlıyor. Komşu bir ülkede deprem oluyor. Afet bilinci eğitimi almış büronun amiri diğer arkadaşlarıyla deprem üzerine konuşma yapıyor. İçimizden biri tiyatrocu, bizim grupta da oynuyor. Derneğin üyesi değil ama gönüllüsü. Onun dışında bütün arkadaşlar dernek üyesi" dedi.

'TEHLİKE AVI' RİSK AZALTMA YÖNTEMİDİR'

Oyun sonunda akademisyen ve öğrencilerin katıldığı konferans salonunda 10 dakikalık söyleşi de gerçekleştiren Servet Ertaş, "Keşke' dememek için 'İyi ki' diyelim. Afetler olmadan önce konuşalım, planlar yapalım, olduktan sonra ağlamanın hiçbir faydası yok. Olmadan önce önlem almayı anlatıyoruz. Mesela, 'Tehlike avı' aslında yaşadığımız mekanlarda 'Deprem olduğunda bana ne zarar verir?' sorusunu sormakla başlayan risk azaltma yöntemidir. Tehlikeli eşyaları sabitlemek ve yapısal olmayan risklerin tamamını azaltmak anlamına gelir. Yapılan araştırmalara göre 1999 Marmara depreminde ölümlerin yüzde 3'ü, yaralanmaların yüzde 50'si bu risklerden kaynaklanmış" diye konuştu.