MEB ''Sehven'' dedi; 21 öğretmenin işine son verdi!

MEB, “milli sporcu” belgesi almış kişilere sunduğu sınavsız beden eğitimi öğretmeni olma hakkıyla atadığı 21 sporcuyu “sehven atadığını” öne sürerek işine son verdi.

Cumhuriyet’ten Gökhan Kam’ın haberine göre, İstanbul’da bir lisede 4 yıldır öğretmenlik yapan ragbi sporcusu Hicran Doğa Tonyalı, 6 Ocak’ta Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Milli Eğitim Bakanlığı’na gönderdiği yazı ile işine son verildiğini öğrendi.

Gençlik ve Spor Bakanlığı, Tonyalı’yı ve onun gibi 20 sporcunun 'sehven' atadığını belirttiği açıklamada, “Yapılan incelemelerde, listedeki sporcuların yönetmelikte belirtilen müsabakalarda yarışmadığı ancak başvurularının sehven olumlu olarak değerlendiği tespit edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

Görevine son verilen Tonyalı, şöyle konuştu:

“Sabah okula gittiğimde işime son verildiğini öğrendim. Ne olduğunu anlamayınca Gençlik ve Spor Bakanlığı’na gittik. Bize söylenen, ‘Sizin çıktığınız turnuva, Avrupa turnuvası değilmiş. Sizi sehven atadık, bizim hatamız. Bugüne kadar çalıştıklarınızın ücretini aldınız. Görevinize son veriyoruz’ oldu. Biz de bu cevabın üzerine 2014’te Avrupa Ragbi Federasyonu’ndan gelen, Avrupa şampiyonası olduğuna dair ıslak imzalı belgeyi gösterdik. Ancak sunduğumuz bu belgeyi yeterli görmediler ve Avrupa şampiyonasına katıldığımıza dair detaylı bir yazı istediler. Avrupa Ragbi Federasyonu detaylı yazıyı bekliyor. O yazı da önümüzdeki hafta gelecek. Yazı geldikten sonra hukuki süreci başlatacağız ve dava açacağız. Avukatımız aracılığıyla yürütmeyi durdurma kararı alıp, dava sonuna kadar görevime dönmeyi umut ediyorum.”

Tonyalı, işine son verildiği için Samsun'a döndüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ben ve birçok öğretmen arkadaşım mağdur olduk. Bir sabah uyanıyorsunuz ve işsiz olduğunuzu öğreniyorsunuz. Ben kirada oturduğum için ailemin yanına dönmek zorunda kaldım, yeni çocuğu olanlar vardı, kredi ödeyenler vardı. Benim dışımda da memleketine dönenler oldu. Koca bir belirsizlik var ve elimiz kolumuz bağlı, yazı bekliyoruz.”