Yanlış yapmak ile yanlış anlaşılmak arasında fark vardır. İnsanlar yanlış anlaşıldığında, yanlış anlaşılmasından kaynaklanan üzgün olduğunu beyan eden bir açıklama yaparlar. Ben de böyle bir açıklama yapıp, gördüğüm lüzum üzerine kayıtlı bulunduğum siyasi partiden istifa edip siyasi hayatıma bir süre bağımsız devam edeceğim. Yok anlamadık diyorlarsa şimdi tane tane anlatayım.

Sosyal medyada yağ fiyatlarına dikkat çekmek amacıyla bir paylaşım yaptım. Meclis üyesi arkadaşlarımın büyük bir çoğunluğu sayfamda kayıtlıdır ve hep bir ironi ile paylaşım yaptığımı çok iyi bilirler. Yapmış olduğum ironi bazı kesimler ve kişiler tarafından kendilerinin anlamak ve görmek istediği yerden görüldü. Kimse yörük sırtından kurban kesmeye kalkmasın. Kimsenin gönlüne göre konuşmak, davranmak gibi bir mecburiyetim de yoktur. Yaşananları trajedi sayıp ağlamak ya da komedi diye görüp gülmek kişinin şahsi tercihidir. Kılıcı doğru sallamayı bilmeyenin ilk keseceği şey kendi elidir. Kimse kimseyi test etmeye kalkmasın. Çünkü bizim imanımız aklımızdan önde gelir.

Ayrıca kadına şiddet ve sürdürülebilir eşitlik panellerine katılan tek erkek meclis üyesinin de ben olduğumu hatırlatırım. Ama hala yanlış yaptığım kanaatinde iseler  “Bir kereden bir şey olmaz” dendiğinde yanlış yapmış olursunuz. “Açık kadın perdesiz eve benzer” dendiğinde yanlış yapmış olursunuz. Eski Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, “Kahkaha atan kadın iffetsizdir” dediğinde yanlış yapmış olursunuz. Eski AKP milletvekili Uğur ışılak "Kadının fıtratında erkeğe köle olmak var" dediğinde yanlış yapmış olursunuz. Eski Ankara belediye başkanı Melih Gökçek "Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, günahı ne? anası ölsün öyleyse" dediğinde yanlış yapmış olursunuz.

Ayhan Sefer Üstün / AKP Milletvekili, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı “Tecavüzcü, kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masum” dediğinde yanlış yapmış olursunuz. Cumhur ittifakının ortağı bulunduğunuz ilçenin ilçe başkanı üvey kızına tacizde bulunduğunda hiç bir açıklama yapmadığınız zaman “bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” zihniyetinde olduğunuzda yanlış yaparsınız.

Ve siz bunlara hiç ses çıkarmıyorsanız işte o zaman yanlış yapmış olursunuz. Kimse beni öfkeyle laf söylemeye ve kontrolsüz adım atmaya zorlamasın.Bunca tecrübeyi gözümden sapanla vurulmak için yaşamadım. Tekrar ediyorum yanlış yapmak ile yanlış anlaşılmak arasında fark vardır."