Yaklaşık 20 gündür eylem yapan ve mücadeleden vazgeçmeyeceğini dile getiren işçilerden Burçak Gürledik, şunları söyledi:

"Biz Abalıoğlu Lezita’da çalışmakta idik. Ayın 16’sında (Mayıs) sendikal sebeplerden dolayı babamız işten çıkartıldı. Ardından bir iş durdurma eylemi yaptık bu eylemi yaptığımız için bizde işten çıkartıldık sendikalı olduğumuz için 11 Haziran’da düğünümüz var ve bunu bile bile çıkarttıklarını düşünüyoruz biz. Bu yaptıkları çok büyük bir ayıp. İşten çıkartma sebeplerini 25/2’i olan yüz kızartıcı suçtan gösterdiler. Biz burada yüz kızartıcı bir suç işlemiş olsaydık bir tutanağımız olurdu. 4 yıldır bu fabrikada çalışıyorum ve bunun üzerine bir kere bile tutanağım olmamasına rağmen beni 25/2, nişanlımı 25/2’den ve babamı da 25/2’den çıkarttılar. Hırsızlık olarak çıkarttılar. Biz tekrar iş bulamayalım, işsizlik maaşı alamayalım diye resmen bizi damgaladılar.”
Gürledik'in nişanlısı Murtaza Keser ise “10-11 Haziran’da düğünümüz vardı. Hem babamı çıkarttılar hem nişanlımı ve beni çıkarttılar biz ne yapacağız bilmiyoruz düğünümüz var. İşsiz kaldık” dedi.

CHP'Lİ BAYIR: EL İNSAF

İşçileri ziyaret edip destek veren CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır da şöyle konuştu:

"Burada bu işten atılan arkadaşlarımızın yanlış anlamadıysak, bir; sadece asgari ücret alıyorlardı, hiçbir sosyal başka ödemeleri yoktu. İkincisi; esas benim içimi acıtan konu, fabrika sahibi Abalıoğlu ailesi bilinen bir aile. Yeri geldiğinde herkese 'biz size ekmek veriyoruz' diyen bir aile. Peki bu işten atılan arkadaşlarımızı 2'nci maddeden, yani hırsızlık damgası vurarak mı işten atıyorlar? Bu insanın içini acıtıyor. Bu arkadaşlarımız şimdi buradan işten atılmakla kalmıyor, öyle bir damga vuruluyor ki bir daha iş bulamayacak duruma geliyorlar. Yani buna el insaf denir. Böyle bir şey olamaz. Bunun kabul edilebilir hiçbir yanı yok. Biz bunu parlamentoda da dile getireceğiz. İlgili bakanlara da anlatacağız. Şu an Abalıoğlu ailesi anayasayı çiğniyor.”



CHP İzmir Milletvekili Kani Beko ise şunları söyledi:

"Öncelikle 17 günden bu yana, bu çadırda direnen işçi kardeşlerimi yürekten kutluyorum. Sendikamızın işçilere sonuna kadar sahip çıkacağına da inanıyorum. Dolayısıyla anayasanın 51’inci maddesi der ki ‘İşçiler özgür iradesi ile istedikleri sendikaya üye olabilirler.’ Dolayısıyla burada anladığımız şu, birincisi; Abalıoğlu şirket yönetimi gerçekten anayasal suç işlemektedir. İkincisi; bizim geleneklerimize göre sendikal hak ve özgürlüklere göre kesinlikle disiplin kurulu kararı olmadan sadece işçiler sendikalı olduğu için işten atılıyorsa bu sosyal bir cinayettir. Dolayısıyla biz yetkilileri sendikacılar olarak Türkiye Cumhuriyeti Çalışma Bakanlığı'ndan yetki alıp burada işçi kardeşlerimizi sendikalı yapıyoruz. Dolayısıyla Türkiye Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (İLO) üye olduğundan dolayı Türkiye anayasası ve uluslararası çalışma örgütünün almış olduğu kararlar bizim anayasamızın 51’inci maddesine denk geldiğinden dolayı, Abalıoğlu ailesi işçiyi sadece sendikalı olduğu için işten atıyorsa anayasal suç işliyordur. Biz direnişteki arkadaşlarımızın işi,ekmeği, geleceği için, işçi kardeşlerimizin iş başı yapmaları için TBMM’de arkadaşlarımızın sesi ve soluğu olacağız."  
Öz Gıda İş Sendikası Örgütlenme Daire Başkanı Göksel Şengün ise “Bugün direnişimizin 16’ncı günü. Bugün de eylem alanımıza gelerek bizlere destek olan CHP İzmir Milletvekillerine tüm arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum” diye konuştu.