Ming hanedanının Çin’i yönettiği 15’inci yüzyılın sonlarına ve 16’ncı yüzyılın başlarına tarihlenen ağır yüklü iki ticari gemiye ait olan antik kalıntılar 100 bin parçadan oluşuyor.

Kalıntıların birinci sınıf arkeolojik öneme sahip olduğunu duyuran Ulusal Kültürel Miras İdaresi, Çin’i diğer Asya ülkeleri ve ötesine bağlayan eski ticaret yolu olan İpek Yolu’nun deniz bölümü hakkında da önemli ipuçları elde edecekleri bilgisini paylaştı.

PORSELENLER, DEVASA FIRIN KALINTILARI, KAVANOZLAR…

Güney Çin Denizi’nin kuzeybatı yamacında bulunan gemilerden birinin ihracat amaçlı kullanılan kargo gemisi olduğu düşünülüyor.

İhracat gemisinde porselen eşyalar, porselenlerin yapımında kullanılan devasa fırın kalıntıları, kaseler, tabaklar, kavanozlar ve şişeler bulundu.

KÜTÜKLER TRABZON HURMASI AĞACINA AİT

Güney Çin Denizi’nin derinliklerinde keşfedilen diğer gemide ise çok sayıda kütük, az sayıda kilden yapılmış kaplara ve yine porselen eşya kalıntılarına rastlandı.

Kütüklerin diospyros, abanozgiller familyasından Trabzon hurması ağacına ait olduğu belirtildi.

Enkazda bulunan çok sayıda kütüğün Çin’in denizaşırı ticaret alışverişlerinde ithal edilen önemli ürünler olduğu saptandı.

İPEK YOLUYLA İLGİLİ ÖNEMLİ İPUÇLARI SAĞLANABİLECEK

İki gemi enkazının benzer yaşta olduğu aralarında on deniz milinden biraz fazla mesafe bulunduğu belirtildi.

Çin’de ilk kez aynı deniz alanında seyreden antik gemiler bulunmuş oldu. Bu da bu rotanın önemini ve Deniz İpek Yolu’nun iki yönlü akışının derinlemesine incelenmesine yardımcı olması açısından büyük önem taşıyor.

Çinli yetkililer batık gemilere ilişkin ayrıntılı incelemeler yapabilmek adına 1 yıllık eylem planı hazırladığını da açıkladı. Buna göre batıkların bulunduğu bölgeyi tespit etmek ve temsili kalıntılar ile deniz tabanındaki toprak örneklerini çıkarmak için insanlı derin dalış gemileri üç aşamadan oluşan düzenli bir çalışma yürütecek.