SONKALEİZMİR-İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Dokuz Eylül TV yayınında kentteki deniz taşkını sonrası gelen eleştirilere yanıt verdi, Polanya seyahati ile ilgili çıkan haberlere de sert çıktı. Soyer şöyle konuştu: ADAYLIK YORUMU: "İZMİR'E HAKSIZLIK" İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı ile ilgili sürecin uzamasıyla ilgili soruya yanıt veren Soyer, "Çok üzgünüm. Genel siyasetin bir parçası olarak buradayız. Genel merkezimiz bir irade ortaya koydu. Benim haddime değil bunu tartışmak. İzmir de bu hikayenin bir parçası olduğu için bu noktadayız. İzmir'in aslında böyle bir problemi yok. Geciktikçe gerginlik artıyor. Büyükşehir Belediyesi bürokrasisinde de 'Acaba gidecek mi başkan' gibi birçok şey büyüyor. Bu İzmir'e Cumhuriyet Halk Partisi'ne haksızlık. İzmir'de Cumhuriyet Halk Partisi çok daha iyi noktalara gidecek. Bir an önce bitmesini umut ediyorum. Kurultayda yanlış yerde yer aldığımı düşünmüyorum" dedi.
"Bazı gazetelerde, gazete demeye dilim varmıyor. Pozunu verdi, Avrupa'ya uçtu. 8 sütun manset. İnanılmaz, akılalmaz bir çirkinlik. Çok ağır geldi. Bunlara insan alışmıyor. arkasındaki sebebini bildiğiniz vakit fazla takılmamayı başarabiliyorsunuz. Ancak bu kadar çirkinleşmesi anlaşılır gibi değil. Biliyorlar neden gittimizi. Sanki evlilik yıl dönümü kutlamaya, tatile gidiyoruz, kaçamak falan. İzmir Münih, Manih Varşova... Varşova'dan gece 3'te varmışız, ertesi gün toplantıya katılıp geri dönmüşüz. Yorgunluk umurumda değil ama onun böyle aktarılması utanç verici. Gençler için gitmişiz. Avrupa Gençlik Başkenti olmak için gitmişiz. 2026 yılında gençlerimiz Avrupa'nın gençleri ile buluşsun diye gitmişiz. Ben bu saldırılara alışığım. Gocunmuyorum ama İzmir halkına haksızlık. Siyaset bu kadar, çirkin, seviyesiz, alçakça olmamalı. İnanamıyorum. Biliyorlar üstelik bunu yazanlar.
"BU KADAR ALÇAK NASIL OLUNABİLİR"
Bu memlekette ömrünü vakfeden insanlar var. Ben onlardan biriyim. Bunlar bana dokunmaz ama ben bu memlekette gençler için üzülüyorum. Siyasetin bu kadar çirkin yapılmasına üzülüyorum. Teslim alamayacaksınız, beni yıpratamayacaksınız. Benimle başa çıkamayacaksınız. Çünkü ben biliyorum İzmirli benim yanımda. Sen de kendimi vakfetmeye devam edeceğim. Çok öfkeliyim, sabah gördüm nevrim döndü. Bu kadar alçak, rezil nasıl olunabilir...