"DEVLETİMİZİN NE KADAR BÜYÜK OLDUĞUNU GÖRDÜK"

Ziyareti sonrası gazetecilere açıklama yapan Hamza Dağ, "6 Şubat 2023... Bütün milletçe bizi derinden üzen Kahramanmaraş merkezli 11 ilde hissedilen depremlerimiz. Bugün birinci yıl dönümü. Yine o güne gittik hep beraber. 11 ilde 14 milyon insanı etkileyen ve 50 bini aşkın insanımızı kaybettik. Ondan sonra şu bir yıl süre zarfında ne kadar büyük bir devletimiz olduğunu, ne kadar büyük bir milletimiz olduğunu hep birlikte tüm dünyaya göstermiş olduk. Yaraların bir kısmı sarıldı, sarılmaya devam ediyor. İnşallah geri kalanı da bu anlamda sarılacak. İzmir'de de deprem felaketiyle karşı karşıya kalmıştık. Adalet Mahallesi, Manavkuyu, Mansuroğlu, Bayraklı bölgesi en fazla etkilenen bölgeydi. Hem akut döneminde hem de sonrasında deprem yaralarının sarılması noktasında ciddi bir mücadele verdik. Beş bine yakın konut İzmir'de yapıldı. Ağır hasarlılarla ilgili talepler var" dedi.

"ZAMAN KAYBETME LÜKSÜMÜZ YOK"

Hem İzmir hem de Kahramanmaraş depremlerinin hemen ardından bölgede olduklarını söyleyen Hamza Dağ şöyle devam etti:

"6 Şubat bizim sadece her yıl hatırlayıp unutacağımız bir gün olmamalı. 6 Şubat ve 30 Ekim bize bir şey anlatıyor. Deprem bölgesinde yaşıyoruz. Bizim depreme dirençli ve güvenli şehirler için çaba sarf etmemiz gerekiyor. İzmir de işin doğrusu bunların başında geliyor. Bizim yerinde yeni yaşam dediğimiz, hem yerinde dönüşümü sağlayacak hem de şehre nefes aldırıp güvenlik konutlar inşa edeceğimiz bir süreci yaşamamız gerekiyor. Beş yıl daha İzmir'in kronik sorunlarını, özellikle kentsel dönüşüm ve depreme dayanıklı konutlar konularında zaman kaybedemeyiz. Bunlar yokmuş gibi davranarak zaman kaybedemeyiz. Zaman kaybetme lüksümüz yok. Bu işe başlamak mecburiyetindeyiz. Bunu 1 Nisan'dan sonra hükümet belediye kucaklaşmasıyla el birliğiyle bunu başarmak zorundayız. Evet beş yılın sonunda belki o kadar depreme dayanıksız konutun olduğu bir şehirde tamamını güvenli hale getiremeyecek olabiliriz. Ancak büyük bir mesafe kat edip şartları döndürmeye başlayabiliriz ve başlayacağız. Deprem insanoğlu var olduğu sürece ne yazık ki bir gerçeklik. Bir gün bu yaşanma durumunda buna hazırlık yapmamız lazım. Yapmak istediklerimizi, yapacaklarımızı kamuoyuyla paylaşacağız. Ama şunu söylemek isterim. 25 yıl boyunca her 5 yılda 5 bin konutun dönüşümü sağlanmış olsaydı, şu anda İzmir'de minimum 125 bin konutun dönüşümü sağlanmış olurdu. Bizim İzmirli hemşerilerimize sözümüz, vaadimiz. İzmir'de yaşayan 4.5 milyon hemşerimiz güvenlik konutlarda oturuncaya kadar ve bu şehir nefes alıncaya kadar bize durmak yok. Yorulmak yok. Gece yok, gündüz yok, yazlık, kış yok."

"BELEDİYENİN DE KATKI SAĞLAMASI LAZIM"

Ziyaret ettikleri depremzede aileyle görüşmelerini anlatan Hamza Dağ, eğitim ve sağlık konusunda ailenin yanında olacaklarını vurguladı. İzmirli depremzedelerin sorunları ile ilgili de konuşan Dağ şunları kaydetti:

"Benim her zaman söylediğim 'Ben bu şehri emini olmaya talibim. Bu, şu hanenin içindeki ızdıraptan da sıkıntıdan haberdar olmak demektir. Biz kuracağımız sistemde bundan da haberdar olacağız. Kalbi anlamda yanlarında olduk. Güçlü bir planlama vardı bir az hasarlı, orta saha ve ağır hasarlı olarak. Yani ağır hasarlı binalarla ilgili iki sene, iki buçuk sene içinde 5 bin konut bitirdik. Bunları hem yerinde bin 700 tane hem de rezerv alanda 3 bin 700 olmak üzere bitirdik. Orta hasarlıların talepleri var. Sayın Başbakanımız Binali Bey'le birlikte kredi konusunda, kredinin daha uygun olması konusunda ciddi çaba sarf ettik. Çözülen yerler var. Şimdi Emlak Konut'un 900'e yakın yerle ilgili yaptığı işler var. Büyükşehir Belediye Başkanlığı nasip olursa bir formül ortaya koymak istiyoruz. Emlak Konut, Büyükşehir Belediyesi, Halkbank... Sadece hükümet olduğunuzda, belediye olmazsa yapamaz mısınız? Belediyenin de katkı sağlaması bu işi daha kolaylaştırır. Biz bugüne kadar bunu yaşayamadık. İnşallah bir Nisan'dan sonra bunu sağlayacağız. Büyükşehir Belediyesi de yükün bir kısmını alacak. Taşın altına sadece bir iki kurum değil, üç dört kurum elini koyacak.

"PALYATİF ÇÖZÜMLERLE OLMAZ"

Çözüm üretme konusunda apayrı bir formül ortaya koyacağız. Biz birçok sorunu çözdük. Bunu da çözeceğiz, kimsenin şüphesi olmasın. Büyükşehir Belediyesi bizim inşallah başkanlığımızda çözümün bir tarafı olacak. O masanın bir yerinde olacak. Hayat bulmayacak palyatif çözümlerle başarı elde edemezsiniz. Belki o anda günü kurtarırsınız. Ama İzmir'in, önümüzdeki beş yılda palyatif çözümler üretecek bir durumu yok. Deprem gerçekliği en kronik sorunlarımızdan biri. Bunu palyatif çözümlerle eee neticelendirmemiz imkan dahilinde değil."