CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin 101. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Anıtkabir'i, 3'üncü Genel Başkan Bülent Ecevit ve 4'üncü Genel Başkan Deniz Baykal'ın mezarlarını ziyaret etti. "RAHATSIZLIK NEDEN?" Erdoğan'ın sekiz gün boyunca sessizliğini koruyup, imam hatiplilerle ilgili bir etkinlikte tartışmaya değinerek genç subayları hedef almasını eleştiren Özel, şöyle devam etti: ''Kadın teğmenlerden biri geldiğinde arkadaşlarına yemini yaptırıyor. Sayın Erdoğan sekiz gün sustu. Sekiz gün manidar ama manası hiç hoş olmayan bir konuşma yaptı. Bu konuşma İmam Hatiplilerin bir derneğinde yapmış olmasını, toplumsal kutuplaşmayı ve Türkiye'nin aşmakta olduğu bir süreci geri çağırmaktan medet umduğu için son derece rahatsız edici buluyorum. Ne imam hatipliler ordunun düşmanıdır, ne ordu imam hatiplilere karşıdır. İmam hatiplilerin görevi din hizmetlerini görecek personeli yetiştirmektir. Harbiye'nin görevi de savunmayı gerçekleştirecek personeli yetiştirmektir. İkisinin de anayasal düzende yerleri vardır. Bunları birbirine rakipmiş göstermek, bakın sekiz gün susup teğmenlerin yaptığını imam hatiplilerin toplantısında dile getirirseniz burada doğrudan şunu itiraf ediyorsunuz: 'Ben bu kutuplaşmayı istiyorum, en uygun zemin burada.' Size yapılan hararetli alkışları, orduya karşı yaptığınız açıklamalara imam hatiplilerden gelen alkışlar diye gösterdiğinizde olan oluyor. 'BEN TÜKENDİM, ÇAREM KALMADI' DEMEK "REJİMİN DOSTUYSAN KILIÇTAN NİYE ÜRKÜYORSUN" O kılıçtan vatan-millet düşmanları ürkecek. Türkiye'nin, Atatürk'ün düşmanları ürkecek. Onlar ürktükten sonra sekiz gün dura düşüne onların safına geçip Atatürk'ün askerlerine had bildirmeye çalışmak, bir siyasi tükenmişliğe, kutuplaşma niyetiyle Türkiye'nin bugün ve yarınlarını heba etmeye çalışmaktır. Ben buna izin vermem. "BU OYUNU, AYRIMCI DİLİ GÖRÜN"
Ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Özel, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teğmenlere ilişkin sözlerini eleştirdi. Özel, mezuniyette yaşananların bir gelenek olduğuna dikkati çekerek "Harbiye mezuniyetinde bir gelenek yerine getirildi. Kılıç çatma ve yemin merasimi. Erdoğan bunların birçoğunu alkışladı vaktiyle. Bu sene rahatsızlık nereden gerçekten anlamak güç. Oysa bu sene en büyük mutluluğun olacağı sene. Dünyada örneği var mı bilinmez. Bizim için büyük bir gurur. Kara, Hava ve Deniz harp okullarının birincisi kadın teğmenler. Bu büyük bir gurur" dedi.
- Geçmişte Silahlı Kuvvetler'i bir günü vesile edip, eylemlilik içine sokmak ne kadar yanlış olduysa, bir yerden yürütme, belli bir yerden geçirme durup düşünüp tasarlayarak bile isteye imam hatiplilerin olduğu yerde teğmenlere had bildirme, meydan okuma ve bunun üzerinden imam hatiplilerin alkışını canlı yayına servis etmek 'Ben tükendim, ben bitiyorum, başka çarem kalmadı. Son çarem eski Türkiye...' Biz eski Türkiye'yi fiilen bitirdik. Bir teğmenle, bir imam hatip mezununu birbirine rakip göstermenin son günü 31 Mart'tı.
- Milletimiz suni krizlerle beni unutmayan siyasete prim veriyorum dedi. Erdoğan'ın bundan bir mesaj almasını umuyorduk. Onun için ziyaret ettik. Hiçbir şey anlamadı, hiçbir şey. Şu akla uydu. 'Kavga olmayınca CHP'ye yarıyor.' 8 gün durdu düşündü, eski Türkiye'ye duyduğu özlemi gündemi getirdi. Erdoğan, bu tip kutuplaştırmalardan beslenerek iktidara tutunacağını sanıyorsa, büyük bir yanılgı içindedir. Onun oyununa düşmeyiz. 'O teğmenler kılıcı kime çekiyor?' diyor. Yıllarca izledin, şimdi mi geldi aklına o soru. Cevaplayayım. Teğmenler kılıcı dosta güven, düşmana korku versinler diye çekerler. Sen TSK'nın, anayasal düzenin, Türkiye Cumhuriyeti'nin, kurucusu Atatürk ve arkadaşları olan bu rejimin dostuysan o kılıçtan niye ürküyorsun?
Bu oyunu görün. Gençlerin bir kısmını bir yanda bir kısmını öbür yandan gösterme uğraşını görün. Orduya laf söyleyerek Atatürk'ün ordusuyla, Erdoğan'ın ordusu gibi ikilik yaratmaya çalışan ayrımcı dili görün. Teğmenlere karşı husumet dilini çok tehlikeli, utanç verici buluyorum. Bu bahsi burada kapatıyorum. Ümit ederim bu konuya yeniden dönmemizi gerektirecek yeni saçma sapan açıklamalar ya da takdirlerle ödül verdiğin kadın teğmene soruşturma mı açacaksın? Manisalı hemşerim İkra'ya had mi bildiriyorsun sen? Üç kadın teğmen birinci olmuş, bunun gurunu millete ağız tadıyla niye yaşatmıyorsunuz? Bu millet böyle bir gerginlik istemiyor. Bundan sonra bu konuda hiçbir şey istemiyoruz. Bu millet böyle bir gerginlik istemiyor. Bu gerginlikten beslenme hesaplarının da, siyaseten menfaat umanlara, siyaseten çok ağır bedelleri olur.''