İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır'ın açıklaması şöyle: İzmir Büyükşehir Meclis Üyemiz ve AK Parti Grup Sözcüsü Sayın Uğur İnan Atmaca DİSK’e bağlı Genel-İş ve Türk-İş’e Belediye-İş toplu iş sözleşmelerine ilişkin basın açıklaması yapmıştır; tüm açıklamalarının özeti niteliğinde olan cümlesi de şu şekildedir: “Bu zam madem bütçeye yük oluyor, Genel İş Sendikası ile imzalanan sözleşmeye 2026 Ocak ayında ödenmek üzere aynı enflasyon zammı niye kondu?” Önce Sayın Uğur İnan Atmaca’nın bu açıklamasına yanıt verelim; çünkü ülkede, ülkemizde enflasyon var. Ancak Sayın Uğur İnan Atmaca tarafından yapılan açıklamalarda başkaca bir teknik bir hata daha yapılmış, onu da düzeltmek gerekli; Basına verilen tabloda Belediye-İş sözleşmesine göre eylül ayında alınacak TÜFE zammı hesaplanmadan mart ayı verileri paylaşılmış, Belediye-İş açısından eylül ayında öngörülen enflasyon zammı hesabı yapılmamış. Ayrıca Genel-İş sözleşmesinde işe devam ve rapor teşvikleri kaldırıldığı, yevmiyelere istinaden sosyal yardımlara da TÜFE oranında zam geleceğinden dolayı personel arasındaki ücret farklarının artacağı dikkate alınmamış, eylül ayından itibaren işe devam teşvik ve rapor primlerinden dolayı da ayrıca oluşacak artış tabloya yansıtılmamış. Tablo hesaplaması hatalı olunca, hatalı tabloya dayalı yorumlar da hatalı olmuş. Sonuç olarak Belediye-İş yetkililerini davet ettiğimiz başlık gayet açıktır; sözleşmedeki 2025 Eylül ayındaki zam düzenlemesini kaldıralım yahut 2026 Ocak ayına erteleyelim… Belediyemiz bütçesine uygun maliyeti koruyacak şekilde ek protokolle düzenleme yapalım… Özellikle de “işe devam teşvik” ve “sağlık raporu almama teşvik” primlerini kaldıralım. Bu konudaki muhatabımız da sendikadır, sendika yetkilileridir. Sendika yetkililerinin konuya doğru açıdan yaklaşmasını bekliyoruz. Sendika yetkililerinin, işçilerimizin ve çalışanlarımızın görüşüne ve değerlendirmesine başvurması gerektiğini düşünüyoruz. Tüm bu olgular ışığında Sayın Uğur İnan Atmaca’nın açıklamasındaki istikamet isabetli değildir; haksız, dayanaksızdır. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, hükûmetimiz gibi işçimizden ekmek kesmek derdinde değiliz, yönetilebilir bir kamu idaresinin çatısı altında insanlık onuruna uygun yaşam oluşturma kaygısındayız. Biz işçimizle kavga içinde değiliz, makûlde buluşmaya çalışıyoruz. Her tespit ettiğimiz soruna bir çözümle gidiyoruz, çözümde de sebat ediyoruz. Aksi tüm girişimlere ve politikalara rağmen malî disiplini oluşturuyoruz. İzmir halkı ve çalışanlarımız için “iyi bir belediye”, “iyi bir işyeri” olmaya çalışıyoruz. Birçok hesap ve yorum hatası içerse de söz konusu açıklamasının ardından Sayın Uğur İnan Atmaca’dan emekten ve emekçiden yana hassas yaklaşımı ile sürmekte olan 600 bin işçiyi kapsayan kamu işçileri toplu iş sözleşmesi asgari ücret ile emekli maaşları konusunda da görüşlerini paylaşmasını bekliyoruz."