Yine Başkan Hacıosmanoğlu’nun açıklamasına göre; Üst klasmanda, yani Süper Lig’de maç yöneten 7, Süper Lig’de yardımcı olarak görev yapan 15, alt liglerde maç yöneten 36, yine alt liglerde yardımcı olarak görev yapan 94 hakem bahisten para kazanma peşinde… “Eyvah ki ne eyvah…” Üstelik şansını bir kere de deneyen var, bu işin müptelası olan da… Başkanın söylediğine göre “Bahisçi hakemlerden 10’u, 10 binin üzerinde kupon yazıp para basmış… Hele hele bir tanesi tek başına 18 bin küsur kez bahiste şansını denemiş… 42 hakemin ayrı ayrı 1000’den fazla bahis kuponu yaptığı belirlenmiş…” Bu arada 6222 sayılı yasada ve talimatlarda 5 yıl zaman aşımı olduğu için, bu rakamlar son 5 yılı kapsıyor… Yani öncesi belki de daha karanlık… Başkan, konuyu UEFA ve FIFA’ya da taşıdıklarını söylüyor… “Talimatlar açık…” diyor. Bahisçi hakemler disiplin kurulunda… Ancak, ortaya çıkan skandalın yarattığı kaosa bak… Başkan, skandalı açıkladığı basın toplantısında “Sorulacak bir soru, verilecek bir yanıt yok. Bunlar kamuoyuna yeter… “ demiş… Elbette var sayın başkan… Şimdi cevap arayan öyle çok soru var ki…. Mesela; 571 hakemden 371’inin bileti kesildi diyelim… Ligler nasıl devam edecek? “Federasyon 81 ilde hakem kursları açacak. Buradan gelen gençler, yine üniversitede açılacak özel bir bölümde kapsamlı eğitimden geçecek ve Türk Futbolu’na ahlaklı nesiller kazandırılacak” diyorsunuz. Tamam da; kapsamlı eğitim ne kadar sürecek. Bu süreçte maçları kim yönetecek? “Biz konuyu ilettik” diyorsunuz, ama UEFA ile FIFA’nın bu işe ne dediği konusunda bir açıklama getirmiyorsunuz… Oradan ne tepki gelecek? FIFA ve UEFA bundan böyle Türk hakemlerine görev verir mi? Kokart kontenjanı düşebilir mi? Bu durum, Türk Futbolu’nun uluslararası organizasyonlardaki durumunu nasıl etkileyecek. Prestijimize ne kadar zarar verecek? Öncesini saymıyoruz ama, son 5 yılda bahisçi hakemlerin yönettiği maçlarla elde edilen şampiyonluklar, yaşanan küme düşmeler kimin içine sinecek?.. Bunların dava konusu yapılmayacağını kim garanti edecek? Bunlar yanıt arayan sorular değil mi sayın Başkan? “Türkiye Futbol Federasyonu, kendi kapısının önünü süpürüyor. Kulüpler de aynısını yapsın. Futbolcular dahil, tüm unsurlarıyla Türk Futbolu’nu temizleyelim. Aksi halde devletin kurumlarıyla biz yapar, kamuoyuyla paylaşırız” diyorsunuz.. Evet; attığınız cesur bir adımdır… Yeşil sahalarda, ter dökenler, ahlaklı, dürüst, karakterli olmalıdır. Hepimizin ortak hayali temiz futboldur… Ancak düşünün bir kez sayın başkan… Birkaç süpürge darbesiyle futbolumuzdan bu kadar toz kalktıysa, kapsamlı bir temizlikte ortaya kim bilir ne pislikler dökülecektir… Eğer bunu yönetecek bir B planınız yoksa, yandı gülüm keten helva… HALUK GÜNEY'İN YAZISI...