Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 39. Olağan Kurultay'da oylanacak parti programı taslağını kamuoyu ile paylaştı. Programın hedefi, "Türkiye’yi içinde bulunduğu çoklu krizlerden çıkarmak ve Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında yurttaşlarının gücünden güç kazanan, geleceğe hazır ve demokratik, kalkınan, güçlü ve kazanan Türkiye" oluşturmak olarak açıklandı. Ankara'da düzenlenen "Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek, Kazanan Türkiye Parti Programı Taslağı ve Yaklaşım Belgeleri Tanıtım Toplantısı"nda açıklanan program taslağına göre, CHP'nin parti programında 4 temel başlık yer alıyor. Bu başlıklar, "Demokrasi, Yönetim ve Adalet, Kalkınma Programı, Sosyal Devlet ve Dış Politika, Güvenlik ve Dirençlilik" olarak belirlendi. 4 TEMEL EKSEN ÖNE ÇIKTI Taslağa göre, "Demokrasi, Yönetim ve Adalet" politikaları ile aktif yurttaşlığa dayalı demokratik yönetim ve herkes için adalet amaçlanıyor. "Kalkınma ve Ekonomi" politikaları ile, üretim odaklı ve dönüştürücü bir anlayışla, tüm toplumun hep birlikte zenginleşmesine imkan verilmesi, eşitlikçi, adil, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir kalkınma amaçlanıyor. "Sosyal Devlet" politikaları ile, herkes için haysiyetli bir yaşam, toplumsal eşitlik ve kapsayıcılık hedeflenirken, "Dış Politika, Güvenlik ve Dirençlilik" politikaları ile saygın, güvenli, dirençli ve kazanan Türkiye öngörülüyor. Taslak, 28, 29, 30 Kasım'da Ankara Arena Spor Salonu'nda düzenlenecek 39. Olağan Kurultay'da oylanacak. SELİN SAYEK BÖKE: YENİ PARTİ PROGRAMIMIZ TÜRKİYE'NİN ARADIĞI YOL HARİTASIDIR CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP'nin yeni programını tanıttı. Böke şöyle konuştu: "İktidarın 19 Mart darbesi ve siyasi yargı operasyonları bizleri ülkemiz için çalışmaktan ve üretmekten alıkoyamadı. Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek ve Kazanan Türkiye Programı, dünyanın kabuk değiştirdiği, Türkiye'nin yol haritasını aradığı bir dönemde demokrasi ve adalet mücadelemizin içinde doğdu, orada şekillendi. Yeni parti programımız Türkiye'nin aradığı yol haritasıdır. Dünya çoklu krizlerin içerisinden geçiyor, belirsizliklerin gölgesinde. Küresel rekabet kızışıyor, demokrasiler zayıflıyor, sosyal adaletsizlikler, eşitsizlikler artıyor. Savaşlar, çatışmalar, iklim krizi dünya genelinde yaygınlaşıyor. Teknoloji gelişiyor ama insanlığın faydasına, ortak faydasına kullanılmıyor." "KADINLAR YAŞAMLARDAN, GENÇLER GELECEKLERİNDEN ENDİŞELİ" "Türkiye ise dar bir çıkar grubunun elinde bu küresel krizlere ağır bir yıkım içindeyken yakalandı. Ülkemizde millet iradesi yok sayılıyor. Hukukun en temel ilkeleri çiğneniyor. İşsizlik, yoksulluk artıyor. Kadınlar yaşamlardan, gençler geleceklerinden endişeli. Çeteler sokaklarda kol geziyor. Ancak tüm bunlara rağmen on milyonlar geleceğine sahip çıkmaktan vazgeçmiyor. Halkımız güçlü, güvende ve yarınlara hazır hissedeceği yeni bir düzen talep ediyor. Yeni bir toplumsal mutabakatı sağlayacak, bu krizlere çare üretirken güçlü bir iradeyle yeni bir düzen kurulmasını talep ediyor. İşte partimiz bu kritik dönemeçte bir kez daha tarihsel bir sorumluluğu alıyor. Bugün büyük önderimiz Atatürk’ün devrimci ufkunu ve modernleşme ufkunu katılımcı demokrasi, sosyal adalet ve topyekun bir kalkınma hedefiyle geleceğe taşıyoruz." "CUMHURİYETİMİZİN YENİDEN KİMSESİZLERİN KİMSESİ OLUŞUNA TANIKLIK EDECEKSİNİZ" "Programımız dört temel kolon üzerinde yükseliyor: demokrasi, yönetim ve adalet, kalkınma ve ekonomi, sosyal devlet, dış politika, güvenlik ve dirençlilik. Programımızda siyasi ve ekonomik tercihlerimizi göreceksiniz. Çünkü siyaset bir tercih biçimidir. Programımızda devrimci yaklaşımımızı göreceksiniz. Programımızda Türkiye için ortaya koyduğumuz gelecek hedeflerimizi ve reçetelerimizi göreceksiniz. Aktif yurttaşlığı göreceksiniz, kalkınmacı devleti, üretim ve istihdam dönüşümlerini, hak temelli sosyal politikayı, çok boyutlu güvenliği ve dirençliliği, gelecek sorumluluğunu görecekseniz. Programımızda her çocuk için okulda sıcak bir yemek, her üniversiteli genç içi güvenli yurtları görecekseniz. Herkes için nitelikli işleri ve iş güvencelerini göreceksiniz. Her mahallede bir kreşi, güçlenen kadınların her alandaki eşitliğini fark edeceksiniz. Herkes için güvenli barınma imkanlarını, erişilebilir hastaneleri göreceksiniz. Cumhuriyetimizin yeniden kimsesizlerin kimsesi oluşuna tanıklık edeceksiniz. İhtiyaç sahibi herkes için temel vatandaşlık geliri göreceksiniz. Demokrasi elbette yasa metinlerine dayanır ama bu metinlerle sınırlı değildir. Halkın aktif katılımıyla hayat bulur. Demokrasi, adalet ve yönetim programımız hedefimiz halkın iradesini esas alan katılımcı bir demokrasidir ve herkes için adalettir. Bu hedefler şeffaf ve hesap verebilir bir yeni yönetim anlayışına dayanır. Halkın seçimden seçime değil, her gün parçası olduğu bir demokratik düzeni kuracağız. Halk söz, karar ve denetim gücüne sahip olacak. Kanunlar herkes için geçerli olacak. Adalet herkes için sağlanacak." "BÜTÇE SARAYDA DEĞİL, MECLİS’TE YAPILACAK" "İşte bu yeni düzeni hayata geçirecek olan demokrasi, adalet ve yönetim programımız altı temel parçadan oluşuyor. Bu düzen aktif yurttaşlıkla, hesap veren yürütmeyle, hak temelli ve kapsayıcı kurumlarla, bağımsız ve tarafsız yargıyla, güçlü kamu reformuyla ve özgür kamusal alanla kurulacak. Demokrasi gücünü aktif yurttaşlıktan alacak. Türkiye demokrasiyle kazanacak. Aktif yurttaşlıkla herkes özgürce sözünü söyleyecek, kararlara katılabilecek ve kendisi adına yönetenleri denetleyebilecek. Meclis'i güçlendireceğiz. Yurttaşlar bir araya gelerek Meclis'e, anayasaya ve hukuka uygunluk şartıyla gündem ve yasa teklifi verebilecekler. Daha da önemlisi Meclis bu teklifleri amasız fakatsız görüşecek. Yurttaş aktif katılımla örgütlenecek. Örgütlendiği sendikalar, meslek örgütleri, üretici birlikleri Meclis’teki yasa görüşmelerine, Meclis'teki bütçe görüşmelerine katılacaklar. Yani bütçe sarayda değil, Meclis'te yapılacak. Yani Türkiye saraydan değil Meclis'ten yönetilecek ve parlamenter sistem esas olacak." "HERKESİN KENDİNİ BU ÜLKENİN EŞİT VE ONURLU YURTTAŞI HİSSETTİĞİ BİR DÜZENİ KURACAĞIZ" "Bu düzende halk hesap sorabilecek, yürütme de hesap verecek. Cumhurbaşkanı'nın yetkileri sınırlandırılacak ve tarafsız olacak. İnsan hakları insan onurunun, insan onuru da demokrasinin temelidir. Haysiyetli bir yaşam, insan haklarının güvence altına alınmasıyla mümkündür ancak. Biz güvenceyi sağlayacak hak temelli bir düzen kuracağız. Herkes temel hak ve özgürlüklerini eşit ve özgür bir biçimde kullanacak. Herkesin kendini bu ülkenin eşit ve onurlu yurttaşı hissettiği bir düzeni kuracağız. Bizim için insan hakları evrenseldir ve bölünmezdir." "ALEVİ YURTTAŞLARIMIZIN YAŞADIKLARI EŞİTSİZLİKLERE SON VERECEĞİZ" "Kürt sorununu çözümü, terörün ve şiddetin sona ermesiyle ve katılımcı, eşitlikçi, demokratik bir düzenin kurulmasıyla sağlanacak. Bir yandan ekonomik ve bölgesel eşitsizlikleri ortadan kaldıracak o topyekun kalkınma ve güçlü sosyal devlet yaklaşımını da benimseyeceğiz. Vatandaşların dini inancı ve mezhebi nedeniyle ayrımcılığa uğramasına sıfır tolerans göstereceğiz. Alevi yurttaşlarımızın toplumsal hayatta yaşadıkları eşitsizliklere, karşılaştıkları hak ihlallerine, Alevi inancının ve taleplerinin yok sayılmasına son vereceğiz. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacağız. Kadınlar eşit ve özgür yurttaşlar olacak. Herkes için, her yerde ve her alanda adaleti sağlayacağız. Hiç kimsenin hukukun üstünde olmadığı, kanunların herkes için geçerli olduğu bir düzeni kuracağız. Hukuk devlet gücünün mutlak sınırı, adalet ise devletin temeli olacak. Çünkü biliyoruz ki adaletin olmadığı bir devlet kamu gücünü şahsi menfaatlerin için kullanıldığı bir ganimet paylaşımına döner, düşman hukukuna dayalı bir çete düzeni oluşur. Bu nedenle toplum sözleşmemizi adalet, eşitlik ve özgürlük üzerine kurmakta kararlıyız. Bu toplum sözleşmesinde siyasi rövanşizmin yerini hukukun üstünlüğü alacak. Düşman hukukunun yerini adil yargılanma hakkı alacak. Siyasi yargının yerini bağımsız ve tarafsız yargı alacak." "KADIN VE ÇOCUĞA ŞİDDETE, CEZASIZLIĞA SON VERECEĞİZ" "Kadınlara ve çocuklara dönük her türlü şiddet ve istismar suçlarında dava süreçlerini hızlandıran düzenlemeleri hayata geçireceğiz. Kadın ve çocuğa şiddete, cezasızlığa son vereceğiz. Adalete erişimi engelleyen tüm koşulları ortadan kaldıracağız. Kimse parası veya imkanı olmadığı için adaletten yoksun kalmayacak. Hayvanlara ve doğaya dönük suçlara da geçit vermeyeceğiz. Biz, demokratik bir hukuk devleti kuracağız. Kuracağımız demokratik hukuk devletin mahkeme kararları uygulanacak. Tahliye kararları keyfi biçimde yok sayılmayacak, sayılamayacak. Tutukluluk hali bir cezalandırma yöntemi olmaktan çıkacak. Yargıda savunma ve iddia makamları denk hale getirilecek. Siyasi eleştiri cezalandırma konusu olmaktan çıkacak. Merkezi yönetim ile yerel yönetim birbiriyle rekabet etmeyecek, birbirini güçlendirecek. Merkez yerele siyasi saiklerle müdahale etmeyecek. Halkın oylarıyla seçilmiş olan belediye başkanları hukuksal güvence altında çalışacak. Belediye başkanları keyfi bir şekilde görevden uzaklaştırılamayacak. Kayyum uygulaması tamamen son bulacak. Kamu istihdamında liyakat, açıklık ve şeffaflık, eşitlik ilkeleri esas alınacak. Kamuya işe alımlarda kişiye özel ilan verilmeyecek. Fırsat eşitliğinin ve liyakatın esas olduğu bu düzende kimse de torpil aramak zorunda kalmayacak." "İFADE VE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN KORUNDUĞU BİR DÜZENİ KURACAĞIZ" "Kamusal alanı özgürleştireceğiz. Örgütlenme özgürlüğünü, sivil toplumu, üniversiteleri, medyayı demokrasinin güçlü temelleri haline getireceğiz. Her yurttaşın özgürce örgütlenebildiği, ifade ve basın özgürlüğünün tartışmasız biçimde korunduğu bir düzeni kuracağız. Sivil toplum aktif yurttaşların katılımıyla güçlenecek. İktidarların da sivil toplumu kamu kaynaklarıyla şekillendirmesine izin vermeyeceğiz. Üniversiteler özerk olacak, akademik özgürlükler korunacak."