Habertürk'ün aktardığına göre; İBB’ye yönelik hazırlanan yaklaşık 4 bin sayfalık iddianamede Murat Ongun’un ofis olarak kullandığı iddia edilen Raffles Hotel’deki 2604 numaralı odada gazeteci, siyasetçi, iş insanıyla görüştüğü iddia edilmişti. Bu şoförün tanık olarak verdiği ifadesinde buraya bir kadın savcının da toplantı yapmak üzere geldiği iddia edildi. Şoför Servet Yıldırım ifadesinde operasyon sonrasında ev hapsindeyken Güven Yıldırım tarafından kendisine İBB’ye yönelik ilk operasyon yapılmadan yaklaşık 10-15 gün önce Zorlu Otelde kiralanan 2604 numaralı odada kızıl saçlı bir kadın savcı ile İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan’ın yaklaşık 4 saat görüştüklerini söylediğini öne sürdü. Görüşmeye gelen kadını bizzat kendisinin asansörle odaya çıkardığını söyleyen Yıldırım, yanında bir erkeğin de geldiğini bu erkek olan şahsa yanındaki ‘bayan’ kim diye sorduğunu ve kadının "Bayan değil kadın diyeceksin" diyerek tepki gösterdiğini belirtti. Yanındaki erkeğin ise "Savcı hanım ile konuşurken üslubuna dikkat et" demesi üstüne kadının savcı olduğunu anladığını ifade etti. 27 Kasım’da ifadesi alınan İstanbul Adalet Sarayı’nda genel soruşturma bürosunda 8 yıldır görev yapan kadın savcı S.Ç.S. İfadesinde 19 Mart öncesi operasyondan veya soruşturmadan haberdar olmadığını söyledi. Adliye içinden veya dışından kimsenin kendisine bu operasyonla ilgili bir soru sormadığını söyleyerek şunları anlattı: "İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü dosyasının ilk operasyon tarihinde meslekte dönem arkadaşım olan ve uzun yıllar tanışıklığım bulunan A.Ç. Cumhuriyet Savcısında olduğunu öğrendim. Kendisinin yanına operasyondan öncesinde ve sonrasında da 5-6 kez gitmişimdir. Karşılıklı nezaket ziyaretinde bulunmuşuzdur. Bu görüşmemizde kendisine ‘Bu dosyalar sıkıntılı, kendine dikkat et, bunların yarın sana dönüşü olur’ şeklinde sözler söylemedim. Kendisiyle olan samimiyetime istinaden mevcut dosyayı bitirdiği zaman kendisiyle gurur duyacağımı söyledim. Ayrıca belirtmek istiyorum ki Aykut savcıya Eyüpsultan Belediyesi ile alakalı şifaen elimde bir soruşturma dosyası olduğunu ve kendisine gönderebileceğimi söyledim. "Sadece Adnan Çebi'yi tanırım" İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü dosyasında yer alan şüphelilerden tanışıklığım ve görüşmem olan tek kişi Adnan Çebi’dir. Haricen bildiğim dosyada tanıdığım şüpheli yoktur. Ekrem İmamoğlu’nun avukatı olan Mehmet Pehlivan’ı tanımam, kendisini medyadan tanırım. Herhangi bir görüşmem ya da buluşmam olmamıştır." "Bayan kelimesine alınganlık göstermem" Şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan Savcı S.Ç.S.’ye avukat Mehmet Pehlivan ile Zorlu AVM'de bulunan Raffles Otel'deki 2604 no'lu odada gerçekleştirdikleri iddia edilen 3-4 saatlik görüşme soruldu. Savcı ise şu ifadeleri kullandı: “Hayatımda ‘Bayan’ kelimesine alınganlık göstermedim. Zorlu AVM’ye birkaç kez gitmişimdir. Ancak iddia edildiği gibi Mehmet PEHLİVAN ile görüşmem olmadı. Raffles Otel’e hiç gitmedim. Tanık beyanında yalan söylemektedir. Teşhis tutanağını kabul etmiyorum. Ayrıca hayatımda kızıl saçlı olmadım. Sadece uzun yıllar öncesinde 10 günlük bir zaman diliminde kızıl saç kullandım, kızıl saç sevmem. Bu nedenle iddia doğru değildir” "Saçım kızıl değil, sarı" Teşhis tutanağındaki kızıl saçlı kadının kendisi olup olmadığı sorulan Savcı S.Ç.S, “Bana gösterilen fotoğraftaki saç rengim kızıl değildir, sarı renktir.” HTS kayıtları soruldu HTS kayıtlarına göre Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan ile Raffles Otel'de ortak baz verdikleri, ayrıca Mehmet Pehlivan ile operasyon öncesinde farklı tarihlerde ve farklı yerlerde 2-3 saat olacak şekilde ortak baz verdikleri, operasyon tarihinden hemen 1 gün sonra Nişantaşı'nda buluştukları ve 2 saat birlikteliklerinin olduğu yönündeki tespitlere savcı S.Ç.S., şöyle yanıt verdi: “İddiaları kabul etmiyorum. Uzun yıllardır Nişantaşı’na gitmedim. Benim Zorlu’da bulunduğum sırada Mehmet Pehlivan’ın da orada bulunması tesadüftür. Yine tanığın da orada bulunması tesadüftür. Bu şahıs ile herhangi bir bilgi alışverişinde bulunmam ya da özel bir ilişki içerisinde olmam mümkün değildir.” Telefonunu neden çok sık değiştirdiği sorulan savcı, “Kullandığım telefonlardan randıman alamadığım için değiştirdim. 5-6 aydır aynı telefonu kullanıyorum. Kullandığım telefon çift simli olduğundan kapanmaması için diğer İMEİ numarasına geçiş yaptım. Bu nedenle atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Benim suç örgütüne yardım etmeye yönelik hiçbir eylemim olmamıştır. Söyleyeceklerim bundan ibarettir.” dedi. O savcı hakkında açılan soruşturmada verdiği ifadenin ardından Adli ve İdari Yargı 2025 Yılı Mazeret ve Müstemir Yetki Kararnamesiyle Şanlıurfa Savcılığı’na gönderildiği öğrenildi.