Kadın Mitingi Bileşenleri adıyla bir araya gelen 37 kurum, Ankara'da düzenlenecek Türkiye "Kadın Mitingi" için ortak çağrı yayımladı. "Tüm kadınlara çağrımızdır" başlığıyla yapılan açıklamada, "yaşam tarzımızı ve haklarımızı hedef alan politikaların" yaşamı ve geleceği tehdit ettiği belirtilirken, Anayasa'nın uygulanmadığı, Anayasa Mahkemesi kararlarının tanınmadığı, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmenin ardından kadına yönelik şiddet ile kadın cinayetlerinin sürdüğü ve 6284 sayılı yasanın "tam ve etkili uygulanmadığı" ifade edildi. Çağrı metninde, şu ifadeler yer aldı: "TÜM KADINLARA ÇAĞRIMIZDIR! Yaşam hakkımıza, kazanımlarımıza sahip çıkmak, "Burdayız, boyun eğmeyeceğiz!" demek için sizi Ankara'daki Türkiye "KADIN MİTİNGİ"nde yan yana olmaya DAVET EDİYORUZ. Siyasi iktidarın yaşam tarzımızı ve haklarımızı hedef alan politikaları, yaşamlarımızı ve geleceğimizi tehdit ediyor. Anayasa uygulanmıyor. Anayasa ile güvence altına alınmış yaşam tarzımız, demokratik haklarımız antidemokratik uygulamalarla yok sayılıyor. Anayasa Mahkemesi kararları, Anayasal bağlayıcılığı olan uluslararası kuruluşların kararları tanınmıyor. İstanbul Sözleşmesi'nden Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bir gecede çekilme kararının ardından kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri artarak devam ediyor, 6284 Sayılı Yasa tam ve etkili uygulanmıyor. İktidarın sosyo-ekonomik politikalarıyla kadınlar; kamusal alandan uzaklaştırılıyor, bakım yükünün altında eziliyor, kadın yoksulluğu derinleştiriliyor. Kadınlar, çocuklar, gençler kendini güvende hissetmiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kadınların yaşam güvencesi olan Anayasa'nın laiklik ilkesini yok sayan cuma hutbeleri ile kadınların giyimine, yaşam tarzlarına ve yasal haklarına saldırılıyor. Şeriat hükümleri, toplumsal yaşam biçimi haline getirilmeye çalışılıyor. Sadece haklarımız değil, barış içinde yaşama umudumuz da tehdit altında. Bölgesel bir savaşın tam ortasındayız ve biliyoruz ki savaşın bedelini en ağır biçimde kadınlar ve çocuklar ödüyor. Bütçede eğitime, sağlığa, kamusal hizmetlere ayrılması gereken pay savaş politikaları ve silahlanma için harcanıyor. Sonucunda toplumsal ve ekonomik barış ortamı zedeleniyor; yoksulluk derinleşiyor, şiddet ve ayrımcılık artarak devam ediyor. İktidarın içinde bulunduğumuz yılı "Aile Yılı" ilan etmesiyle birlikte izlenen politikalarla kadınlar; aile içine, evlere mahkûm edilmek isteniyor, LGBTIQ+'lar hedef haline getiriliyor, suçlu ilan edilerek en temel insan hakları ellerinden alınıyor. Kadın ve LGBTIQ+ karşıtı düzenlemeler içeren, insan haklarına aykırı yargı paketleri kabul edilemez; yapılan açıkça nefretin yasallaştırılması çabasıdır. Biliyoruz ki haklarımız bize sunulmadı; tümünde kadınların büyük mücadelesi var ve kazanılmış haklarımıza da tercih ettiğimiz biçimde yaşama hakkımıza da tüm gücümüzle sahip çıkacağız! HAYDİ! Hayatı her gün yeniden yaratan biz kadınlar; çığlığımızı, İsyanımızı, öfkemizi, taleplerimizi daha güçlü bir sesle hep birlikte haykırmak için 10 Ocak 2026 tarihinde Ankara'daki KADIN MİTİNGİ'nde, büyük kadın buluşmasında bir araya geliyoruz! Çok geç olmadan! DAYANIŞMAYLA!"