CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’nda değişiklik yapılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne kanun teklifi verdi. Kılıç, kanun teklifinde, toplantı ve gösteri için mekan kısıtlaması getiren, toplantı ve gösteri yürüyüşü için bildirim zorunluluğu getiren, kamu otoritelerine toplantı ve gösteri yürüyüşünü erteleme ve yasaklama yetkisi ile kolluğa dağıtma yetkisi veren düzenlemelerin kaldırılmasını istedi. Kılıç, ayrıca, 2911 Sayılı Kanuna muhalefet etme suçu için ağır cezalar öngörülen maddelerin de kaldırılmasını talep etti.
Toplam 23 maddelik kanun teklifinin gerekçelerinde Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvurularda tespit edilen ihlal kararları ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Türkiye için verdiği ihlal kararları tek tek yer aldı. 19 Mart darbesi protestolarından 1 Mayıs İşçi Bayramı’na kadar gerçekleştirilen toplantı ve gösteri yürüyüşlerine yönelik engellemeler, kısıtlamalar ve orantısız müdahalelere dikkat çeken Kılıç, tüm bu anti demokratik uygulamaların temelini 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’ndan aldığını söyledi. Kılıç, Kanun Teklifinin gerekçesinde, “Kamu otoriteleri bireylerin barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkını kolluk gücü ve yargısal tehditlerle engellemektedir. Bu engellemelere, kimi zaman bireyler toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kullanmaya başlamadan önce getirilen kısıtlamalar da eklenmektedir. Bir darbe ürünü olan 2911 Sayılı Yasa kapsamında getirilen tehditler, sınırlamalar, engellemeler ve caydırıcı nitelikteki düzenlemeler nedeniyle Türkiye’de şu an birçok kişi toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkı ve dolayısıyla ifade özgürlüğü hakkını kullanamamaktadır” ifadelerine yer verdi.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile ifade özgürlüğü hakkının kullanılmasını engelleyici nitelikteki tüm maddelerin yürürlükten kaldırılmasını isteyen Kılıç, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'ndaki anti demokratik maddelerin kaldırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne 23 maddelik bir kanun teklifi verdim. Bu yasa, 12 Eylül darbesinin karanlık bir mirasıdır. Düşüncelerimizi ifade etmemizi engelleyen, sokaklarda yaşadığımız hukuk dışı uygulamaların dayanağı olan bu yasa, özgürlüklerimizin önündeki en büyük engellerden biridir. 19 Mart protestolarından 1 Mayıs'a kadar yaşananları hepimiz gördük. Binlerce gözaltı, yüzlerce tutuklama... Gencecik üniversite öğrencileri parmaklıklar arkasına gönderildi. 12-13 yaşındaki çocuklar bile gözaltına alındı. Onları savunmak isteyen avukatlarımız sokak ortasında tartaklandı. Bütün bu uygulamaların arkasında ne var biliyor musunuz? Darbe ürünü bir yasa! Vali yasak koyuyor, polis müdahale ediyor, gösterici gözaltına alınıyor, hepsi bu yasa sayesinde.
İşte bu nedenle harekete geçtik ve TBMM'ye 23 maddelik kanun teklifimizi sunduk.
Bu teklifle:
- İstediğimiz yerde toplantı ve gösteri yapma hakkımızı kısıtlayan,
- Valilere eylemleri yasaklama ya da erteleme yetkisi veren,
- Polise gösteriyi dağıtma yetkisi tanıyan,
- Ve sadece düşüncelerini dile getirdi diye insanların ağır cezalarla yargılanmasına neden olan maddelerin kaldırılmasını istiyoruz.
Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarıyla defalarca ihlal tespit edilen bu çağdışı metin artık tarihe karışmalı.
Buradan iktidar partisine sesleniyorum:
Hodri meydan!
Demokrasi mücadelesinde samimiyseniz gelin bu darbe ürünü yasayı ortadan kaldıralım. Bakalım sizden memnun olmayanların sesini darbecilerin zihniyetiyle kesmeye çalışmaktan vazgeçebilecek misiniz?
Herkes bilsin ki bugün olmasa da bizim iktidarımız da Hürriyet sevdalılarının karşısına dikilenlerin sırtlarını yasladığı tüm anti demokratik düzenlemeleri tarihin karanlığına gömeceğiz."