SONKALEİZMİR- Türkiye Komünist Partisi (TKP) İzmir İl Örgütü, İzmir’in en önemli sorunlarından biri olan su krizine ilişkin bir basın toplantısı gerçekleştirdi.
Konak Nazım Kafe’de düzenlenen toplantıya TKP İzmir İl Başkanı Tuğçe Sezen Gedik ve Çevre Mühendisi Mehmet Faruk İşgenç ile katıldı.
“BİR ÇÖZÜMÜ YOKMUŞ GİBİ HAREKET EDİLİYOR”
TKP İzmir İl Başkanı Tuğçe Sezen Gedik, sorunların temelinde plansızlık olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“İzmir, çok ciddi bir su kriziyle karşı karşıya. AK Parti hükümeti de CHP’li Büyükşehir Belediyesi de krizin asıl sorumlusu olarak iklim değişikliğini ve kuraklığı işaret ediyor. Bu nedenle yapılabileceklerin sınırlı olduğunu düşünüyor ve buna göre davranıyorlar. Oysa memlekette iklim değişikliği ve kuraklık belirtileri yıllardır davul çala çala geliyordu; sanki ne olacağı bilinmiyormuş, gelenin de bir çözümü yokmuş gibi hareket ediliyor."
“KRİTİK BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ”
Çevre Mühendisi Mehmet Faruk İşgenç ise, “Bu sorunu yalnızca hane halkına indirgemek, aslında çözüm üretmeye dair pek de bir niyet olmadığını gösteriyor” diyerek şunları kaydetti:
“Son bir yılda ilginç bir şekilde çöp krizi, su krizi, körfez meselesi ve yakın zamanda muhtemelen İzmir’in hava kalitesi problemini konuşuyor olacağız. Çok konuşulmayan ama uzun süredir var olan sorunlar bunlar. Birleşmiş Milletler, 2016 yılında sürdürülebilir kalkınma hedefleri kapsamında 17 amaç belirledi; bunlardan biri de sudur. Temiz suya erişim konusunda dikkat çekici bazı veriler var. 2050 yılında dünya nüfusunun 9,8 milyara ulaşması bekleniyor ve bu nüfusun üçte biri suya erişemeyecek. 2011 yılında ise 41 ülkede bölgesel su sıkıntıları yaşandı. Böylesine kritik bir dönemden geçiyoruz. Dünyada birçok ülke bu konuda önlem almaya çalışıyor.”
İZSU’NUN “SUYU AKILLICA KULLAN” AFİŞİNE TEPKİ
İZSU’nun plansızlığını ve sorumluluğunu yurttaşa yüklediğini belirten İşgenç, şu ifadeleri kullandı:
“İZSU, 8 Aralık 2025 tarihinde ‘Suyu akıllıca kullan’ başlığıyla bir paylaşım yaptı. Türkiye’de çevre sorunlarına yaklaşım, ister yerel ister merkezi olsun, genellikle ‘vatandaşa görevini hatırlatma’ biçiminde ilerliyor. ‘Ben bu işi nasıl daha iyi yaparım, nasıl düzeltirim?’ anlayışı yerine, yurttaşa sorumluluk yükleniyor. Daha az yıkanan tekstil ürünleri alınması ve kullanım sırasında dikkat edilmesi öneriliyor. Bunlar söyleniyor ama bunun ne kadar anlamlı olduğu takdirinize kalmış.”
“DOĞRU ÖLÇÜM SİSTEMLERİYLE İLERLEMEK GEREKİYOR”
Bir ölçüm sistemininin şart olduğunu belirten İsgenç, "DSİ’nin tüm kuyuları kapsayan ve su giriş-çıkışlarını izleyen bir okuma sistemi kurması gerekiyor. Bu, sanayicinin de suyu daha verimli ve mantıklı kullanmasını sağlar. Bu konular uzun süredir konuşuluyor ama yaygın bir algı var: Gelecekte yaşanacağı söylenen afetlerin hiç gelmeyeceği düşünülüyor. Ancak o gün geldiğinde büyük bir şaşkınlık ve hazırlıksızlıkla karşılaşıyoruz. Belediyeler, su kaçak oranlarıyla ilgili olarak bakanlıktan bilgi talep ediyor. Türkiye’de en düşük kaçak oranı yüzde 5 ile Erzurum’da tespit edilmiş. Sonrasında bir format oluşturuluyor ve belediyeler bu oranları bildiriyor. İzmir’de bildirilen son oran yüzde 25. Ancak ölçüme dayalı verilerin ne kadar sağlıklı olduğu tartışmalı. Yaklaşımlar eksik olsa da hiç veri olmamasından iyidir. İzmir dışındaki ölçüme dayalı veriler çok sınırlı ve bazı yerlerde bu oranlar yüzde 50’nin üzerine çıkıyor" ifadelerini kullandı.
Yeşildere’deki su kemerleri ve Urla Barbaros Köyü’ndeki düşey sarnıçların 1970’lerin sonuna kadar kullanıldığını hatırlatan İşgenç, su sorununun bu coğrafyada tarihsel bir mesele olduğuna dikkat çekti.
“Bugün ise bu sorun daha geniş bir coğrafyada ve daha derin biçimde yaşanıyor. İzmir ve Hatay’ın mutlak su kıtlığı yaşadığına dair veriler var. Yakın gelecekte kentimiz, bugünkünden daha az suyla yetinmek zorunda kalacak. Bu durum kişi başına düşen su tüketiminin azalmasıyla sonuçlanacak. Ancak asıl mesele, mevcut suyu daha verimli kullanabilmek.”
“KAMU KAYNAKLARI BOŞA HARCANIYOR”
Tahtalı Barajı'nda yaşanan kuraklığa değinen İsgenç, "İzmir’in en güvendiği barajlardan biri olan Tahtalı Barajı’ndan su alamaz hale geldik. Protokol gereği DSİ’ye sunulan verilerde bu barajdan su alınıyor gibi görünüyor ancak bunun tarıma yansımasını göremiyoruz. Burada da kamu kaynaklarının boşa harcandığını görüyoruz. Türkiye’de su kullanımına dair en güvenilir veriler şehirlerde bulunuyor. Sanayide kullanılan suyun miktarını ve izinlerin nereden alındığını ise bilmiyoruz.”
“KÜÇÜK ÖLÇEKLİ TESİSLER KURULMALI”
Avrupa’daki su kayıp oranlarına da değinen İşgenç, Hollanda’da bu oranın yüzde 5, Almanya’da ise yüzde 6–7 seviyesinde olduğunu hatırlatarak, “Kamuda asıl mesele, bir şeyi en iyisini söylemek değil; işletilebilir ve yönetilebilir olanı hayata geçirmek olmalı. Deniz suyunun farklı arıtma yöntemleri var. Suudi Arabistan bu yöntemi buharlaştırma yoluyla uyguluyor ancak bu çok pahalı. Türkiye’de Marmara’daki Avşa Adası daha uygun bir örnek sunuyor. İzmir’de de bu tür küçük ölçekli tesislerden üç-dört tanesi hızlıca kurulabilir. Bu tesisler 4–5 yıl işletildikten sonra daha büyük tesislere geçilmesi kamu yararına olacaktır" ifadelerini kullandı.
“YENİ KUYU AÇMAK ÇÖZÜM DEĞİL”
Sürekli yeni kuyu açmanın çözüm olmadığını vurgulayan İşgenç, şöyle konuştu:
“Daha derin sular daha yaşlıdır ve bünyelerinde daha fazla metal barındırır, dolayısıyla daha kirlidir. İzmir’de zaten çok sayıda kuyu var ancak arıtmadan kullanılamıyor. Nicelik kadar niteliği de gözetmek, toplum yararını esas almak gerekir. Halka ‘Suyu dikkatli kullanın’ denilirken arka planda hiçbir planlama yapılmıyor. Olan İzmir halkına oluyor. Halk aylardır kesintilerle baş başa ve bunun önümüzdeki dönemde de süreceği belirtiliyor.”
“HALK YARARINA BİR PLANLAMA ŞART”
TKP’nin iktidar olması halinde bu krizin nasıl çözüleceği sorusuna yanıt veren İşgenç, şu ifadeleri kullandı:
“İyi ve halk yararına bir planlama yapılmalı. Elbette hatalar olabilir, öğrenme süreci yaşanır. Ancak temel kriter, toplumun büyük çoğunluğunun yararını ve ülkenin geleceğini esas alan bir yol izlenmesidir. Türkiye, geçmişte eliyle yaptığını bugün sermaye eliyle ayağıyla yıkmıştır.”
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
|||||||
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
| # | TAKIM | O | G | B | M | A | Y | AV | P |
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| 1 | Galatasaray | 17 | 13 | 3 | 1 | 39 | 12 | 27 | 42 |
| 2 | Fenerbahçe | 17 | 11 | 6 | 0 | 39 | 14 | 25 | 39 |
| 3 | Trabzonspor | 17 | 10 | 5 | 2 | 33 | 20 | 13 | 35 |
| 4 | Göztepe | 17 | 9 | 5 | 3 | 21 | 9 | 12 | 32 |
| 5 | Beşiktaş | 17 | 8 | 5 | 4 | 30 | 22 | 8 | 29 |
| 6 | Samsunspor | 17 | 6 | 7 | 4 | 22 | 20 | 2 | 25 |
| 7 | Rams Başakşehir | 17 | 6 | 5 | 6 | 27 | 18 | 9 | 23 |
| 8 | Kocaelispor | 17 | 6 | 5 | 6 | 15 | 17 | -2 | 23 |
| 9 | Gaziantep FK | 17 | 6 | 5 | 6 | 24 | 30 | -6 | 23 |
| 10 | Corendon Alanyaspor | 17 | 4 | 9 | 4 | 16 | 15 | 1 | 21 |
| 11 | Gençlerbirliği | 17 | 5 | 3 | 9 | 21 | 24 | -3 | 18 |
| 12 | Çaykur Rizespor | 17 | 4 | 6 | 7 | 20 | 24 | -4 | 18 |
| 13 | Tümosan Konyaspor | 17 | 4 | 5 | 8 | 21 | 29 | -8 | 17 |
| 14 | Kasımpaşa | 17 | 3 | 6 | 8 | 14 | 24 | -10 | 15 |
| 15 | Hesap.com Antalyaspor | 17 | 4 | 3 | 10 | 16 | 31 | -15 | 15 |
| 16 | Zecorner Kayserispor | 17 | 2 | 9 | 6 | 16 | 33 | -17 | 15 |
| 17 | ikas Eyüpspor | 17 | 3 | 4 | 10 | 10 | 24 | -14 | 13 |
| 18 | Mısırlı.com.tr Fatih Karagümrük | 17 | 2 | 3 | 12 | 14 | 32 | -18 | 9 |
| 19 |

Künye
İletişim
Facebook
Twitter
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri