ege yıldız, sessiz boru
Son Kale İzmir
  • Dolar
    32,5004
    Dolar
  • Euro
    34,6901
    Euro
  • Altın
    2.496,860
    Altın
  • Bist-100
    9.693,00
    Bist-100
  • ADANA
    15/25°
    ADANA
  • ANKARA
    8/21°
    ANKARA
  • ANTALYA
    17/21°
    ANTALYA
  • BURSA
    10/20°
    BURSA
  • ISTANBUL
    10/15°
    ISTANBUL
  • IZMIR
    11/16°
    IZMIR
  • KONYA
    10/18°
    KONYA
Facebook Twitter
ANA SAYFA GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN KÜLTÜR-SANAT TÜRKİYE DÜNYA GÜVENLİK
İran'ın ardından Irak da vuruldu!
İran'ın ardından Irak da vuruldu!
Mahkeme önünde dehşet... Kendini yaktı!
Mahkeme önünde dehşet... Kendini yaktı!
Erdoğan'dan flaş İran ve İsrail açıklaması!
Erdoğan'dan flaş İran ve İsrail açıklaması!
Balık fiyatları fırladı!
Balık fiyatları fırladı!
27 Haziran 2022 Pazartesi - 09:41

"Ekmek 10 lira olacak"

Prof. Dr. Özgür Demirtaş, BDDK'nın "bilançosunda 15 milyon lirayı aşan döviz bulunduran şirketler ticari kredi kullanamayacak" kararının ciddi sonuçları olacağını kaydetti. Demirtaş, "Artısı yok baştan aşağı eksi. İnanılmaz bir döneme girdik. 10 yıldır alınan kararlar doğru olsaydı ekmek 5 lira olmazdı, bakın söylüyorum ekmek 10 lira olacak" dedi. Demirtaş

 Ekmek 10 lira olacak

Prof. Dr. Özgür Demirtaş, 1.26 milyon takipçisinin bulunduğu Youtube kanalından yeni bir video yayınladı.

BDDK’nın 24 Haziran 2022 tarihli kararını yorumlayan Demirtaş, “900 bin küsur Dolar üzeri Döviz bulunduran şirketlere kredi VERİLMEYECEK dedi. Detaylıca yazarsam: ” “bilançosundaki döviz miktarı 15 milyon lirayı aşan şirketler eğer döviz mevcutları aktiflerinin veya yıllık hasılatının yüzde 10’undan fazla ise bankalardan nakit tl ticari kredi kullanamayacak.” Bu kararın çok ciddi sonuçları olacaktır” dedi.

Demirtaş özetle şu tespit ve değerlendirmelerde bulundu:

BDDK’nın aldığı kararlar şirketleri ilgilendiren kararlar olsa da kişileri de birebir ilgilendiriyor. İnanılmaz bir döneme girdik diye düşünüyorum.

BDDK son kararında,  ‘Eyy Türkiye’deki şirketler, hesabınızda eğer 900 bin dolardan fazla paranız varsa dolar tutuyorsanız, o zaman ben size kredi verilmesini, kredi almanızı yasaklıyorum’ dedi.

Bu ne demek, 900 bin dolardan fazla döviz tutmayın bozacaksınız, demektir bu. Çok büyük bir artısı yok, bildiğiniz baştan aşağı eksi…

Türkiye’de şirketler günlük faaliyetlerini yürütmek için banka kredisine ihtiyaç duyarlar. Dolayısıyla çoğu şirketi bağlıyor bu olay. Miktar da şirketler için oldukça düşük. Orta ölçekli şirketler için çok düşük.

“BU KADAR KOLAY OLSA HER ÜLKE MARS’A ARAÇ İNDİRİRDİ” 

Peki diyeceksiniz ki, “Özgür Hocam bu iyi bir şey değil mi, şirketler dövizi bozsun, döviz de düşsün…” Ah benim canım arkadaşım o kadar kolay oluyor olsaydı… Yüzlerce devlet var, döviz sıkıntısı yaşayan her devlet bunun gibi kanun geçirirdi ve bütün problemleri çözülürdü. Ondan sonra da Mars’a insanlı araç indirirdi. Bu işler öyle olmuyor. Öyle kolay olsaydı binlerce sayfalık ekonomi kitapları yazılmazdı arkadaşlar.

Türkiye’de diyelim ki bir şirket bir üretim yapıyor, illa ithalat şirketi olmasına gerek yok, üretim yaparken bile o şirketin ithalat yapması gerekiyor… Diyelim ki bir şirket Türkiye’de bir kalem üretiyor. Dış tarafı alimünyum. Alimünyumu ithal etmesi lazım, plastiğini ithal etmesi lazım. Diyelim limon kolonyası üretiyorsa etil alkolü dışardan ithal etmesi lazım. Yani Türkiye’deki üretici şirketler aslında bir şeyleri ithal eden şirketler. Bunlar ithal edebilmek için de dolar ve euro tutmak zorunda.

Şimdi siz bu şirketlere diyorsunuz ki, ‘Kardeşim sen bu doları orda tutmayacaksın…’ Bir de aynı zamanda direkt ithalat yapan şirketler var. Onların zaten döviz tutması gerekiyor.

Önce şunu anlatayım: Bunda amaçlanan şey ne ve bu nasıl sonuçlanacak. Bir kere amaçlanan çok net… Dövizin düşürülmesi için alınmış bir karar bu…

’10 YILDIR DİLİMDE TÜY BİTTİ, KEŞKE HAKLI ÇIKMASAYDIM’

Biliyorsunuz döviz Türkiye’de çok ciddi bir şekilde artıyor. Beni yakınen izleyen arkadaşlarım bilecek, 10 yıldır dilimde tüy bitti, uyarıyorum… Bugünlere gelineceğine ilişkin herkese, insanlara, şirketlere, hükümete, muhalefete, kanun yapıcılara uyarılarda bulunuyorum. Ama şu kadar bile işe yaramadı.

Sadece, ‘Aaa Özgür Hoca söylemiş doğru çıktı’ gibi tweet’ler çıkıyor. Ama keşke bunlar doğru çıkmasaydı.

Türkiye’de çok uzun zamandır dolar artmakta. Çünkü hane halkı dolar alıyor. Neden alıyor, çünkü kendini enflasyondan korumak için dolar alıyor. Yoksa halkın doları yiyecek hali yok. Aynı zamanda şirketler borçlarını ödemek için dolar alıyor.

“KUR KORUMALI MEVDUAT İNANILMAZ BİR ZARAR”

Ne oldu Aralık 2021’de Kur Korumalı Mevduat diye bir şey çıkarıldı. Hükümet dedi ki, ‘Ya siz dolar almayın, gelin siz TL’nizi bize verin. Biz size doların artışı kadar ekstra bir faiz vereceğiz.’ Ben buna sonsuz faiz diyorum.  Ve kur koruma mevduatı ortaya çıktı. Ancak kur koruma mevduatından sonra dolar/TL düştü ama tabi ki geçici oldu, sonra artışa geçti. Çünkü hane halkı ve şirketler hala dolar almaktaydı.

Ne oldu, işte kur korumalı mevduata yatırılan paralar aslında bize inanılmaz bir zarar olarak geri döndü. Milyarlarca Türk Lirası faiz ödemesi yapılmak zorunda.

Düşünsenize dolar 12, 13, 14’ken, o ürüne girenler dolar 17’ye çıktığı zaman aradaki farkı TL olarak bizim Hazinemizden almaktalar. Peki kim ödüyor kardeşim bu ekstra parayı… Hazine… Bir saniye… O para kimin parası. Bu videoyu izleyenlerin parası. Hepimiz bu ürünü alanların ekstra faizini ödemek zorundayız. Çıkış yolu bu değil. Çözüm bu değil.

Bu işler bu kadar kolay olmaz. Şapkadan tavşan çıkararak bu olaylar çözülmez.

Peki ne oldu. Kur Korumalı Mevduat doları biraz düşürdü, bize iki üç ay süre kazandırdı. Kur aynı seviyeye neredeyse yaklaştı.

Bu arada sadece bu önlem alınmadı. Aynı zamanda bildiğiniz gibi Merkez Bankası arka kapı yollarını kullanarak, dolar satmaktaydı piyasaya… Peki bu dolarlar nereden geliyor. Hem Merkez Bankası’nın kendi rezervlerini eritmesinden geliyor, hem de ihracatçılara bir kural getirildi. Denildi ki, ‘Siz ihraç ettiğiniz miktarın yüzde 20’sini kadar bozacaksınız.

100 bin liralık mal mı ihraç edeceksiniz, 25 bin dolarını bozacaksınız kardeşim. Sonra yüzde 40’a çıkarıldı. Ordan gelen dolarlar, başka taraftan gelen dolarlar, kur korumalı mevduata para yatıran şirketlerin oraya TL yatırmak için bozduğu dolarlarla piyasaya satış yapılarak dolar/TL’nin çıkması engellenmeye çalışıldı. Ancak bu da pil yavaş yavaş bittiği için fazla işe yaramadı.

“ŞİRKETLER KKM’YE GEÇECEK, ZARAR BÜYÜYECEK” 

Zannediyorum BDDK’nın bu son çıkardığı kural, zannediyorum değil apaçık ortada, ben kibarlık olsun diye zannediyorum diyorum. Biliyoruz ki BDDK’nın çıkardığı bu kural şirketlere diyor ki; ‘Kardeşim dolar/TL’yi tutmak için dolara ihtiyacımız var. Dolayısıyla siz eyy şirketler 900 bin doların üzerinde döviziniz varsa ve kredi kullanmak istiyorsanız, o fazladan doları satacaksınız.

Peki şirketler ne yapacak, kredi kullanmak zorunda. O zaman bu satışı yapacaklar. Peki büyük ihtimalle Pazartesi’nden itibaren ne olacak? Şirketlerin bir kısmı, dolarlarını ekstra kısımlarını bozup, kur korumalı mevduata geçecek. İyi de ben ne yaptım, bir bardak suyu bir yerden aldım öbür bardağa koydum. Amacım o bardaktaki suyu başka bir yere boşaltmaktı ama başka bir yere koydum.

Ne demek istiyorum: Kur korumalı mevduat TL cinsinden olsa da aslında dövize endeksli. Dövizin ta kendisi… O da bir döviz hesabı. Biz biliyoruz ki kur korumalı mevduata yatırım yapan şirketler aslında dolar yatırımcısı. Aslında öyle bir ürün olmasa anında gidip dolar alacaklar.

Dolayısıyla şirketlere siz 900 bin doların üstündeki dolarınızı bozacaksınız dediğiniz zaman ve zorladığınız zaman kredi vermem diyerek, tabi elleri mahkum bunu yapacaklar.

Belki dolar/TL’de kısa bir düşüş olacak ama kur korumalı mevduattaki zarar git gide daha da artacak. Arkadaşlar bu çıkar yol değil.

Ekonomi tamamıyla güven işidir. Siyaset, ideoloji, dil, din, ırk, kuzey, güney işi değildir. Ekonomi bildiğiniz güven işidir kardeşim. Siz güveni bozacak hareketler yaparsanız bu eksi olarak yansır. Yani bunun tam aksini yapmak lazım aslında.

Peki bazı şirketler kur korumalı mevduata geçecek sonra ne olacak, sonra dolar talebi tekrar geldiği zaman, dolar azaldığı zaman tekrar problemle karşılaşacağız. Bu sefer ne yapacağız? Ya 900 bin doları da indiriyorum, 1 TL bile dolar tutmayacaksın mı diyeceğiz.

Hadi onu da yaptık. O dolarları da sattık bitirdikten sonra ne yapacağız. Allah aşkına bana söyler misiniz, sonu ne olacak. Ha bu iş seçime kadar gidelim de sonrası ne olursa olsun ise, ah ah ah biz sadece 6 aylık 1 yıllık değil Türkiye için 10 yıllık 50 yıllık, 100 yıllık planlar yapmalıyız.

Bu planlarda din, dil, ırk, kadın erkek, kuzey, güney bunları konu etmemeliyiz. Matematikle yapmalıyız bu kuralları.

“İTHALAT PATLAYACAK, DIŞ TİCARET AÇIĞI ARTACAK”

Bazı şirketler de ürktüğü için çok değişik hareketler de yapabilir. O zaman regülatörler ne yapacak. Örneğin, bazı şirketler diyecek ki, diyelim içende 3 milyon dolar para var. Ben alimünyum alıyorum, onunla kalem yapıyorum. Başka bir şirket diyecek ki ben onunla pamuk alıyorum, onunla gömlek yapıyorum diyecek. Benim o 3 milyon dolara ihtiyacım var, sen boz diyorsun diyecek. Onu bozmak istemeyen şirketler gidip, önden mallarını alacaklar. Yani zaten ithal edecekleri, alimünyumu, demiri, çeliği, pamuğu önden sipariş verecek, bu sefer de ithalat patlayacak, dış ticaret açığı patlayacak. E bu mu çözüm. Allah aşkına bu mu çözüm.

“PARA YURTDIŞINA GİDECEK” 

Dur daha bitmedi. Yurtdışında belki kendileri başka bir şirket kuracak. Bizim Türkiye olarak en büyük dertlerimizden biri paranın yurtdışına kaçması. Biz parayı Türkiye’ye çekmek istiyoruz. Ama bazı şirketler bakacaklar ki burda güven yok. O zaman yurtdışında bir şirket kuracaklar, kendi şirketleri o şirketlerden mal alacaklar. O dolarları yurtdışına kaçırmış olacağız.

“DOLARLAR KİŞİSEL HESAPLARINA ÇEKİLECEK” 

Bazı şirketler ne yapacak, 3 milyon dolar var. 900 bin dolar kararı çıktı. Diyecek ki, bari ben bu parayı, hissedarlarıma temettü, kâr payı dağıtayım diyecek. O zaman bu insanlar bu dolarları kendi kişisel hesaplarına çekecekler. O zaman ne olacak. Bu mu çözüm. O zaman, temettü çekmek yasaktır kararı mı çıkaracağız. Yasaksa insanlar niye şirket kursun ki.

Temettüyü durdurmayacaksak, temettü çekenleri engellemeyeceksek, 3 milyon doları olan şirket, 2 milyon 100 bin dolarını temettü olarak dağıtır, 900 bin dolarını şirket hesabında tutar, krediyi de çeker. Peki bunu nasıl engelleyeceğiz.

Diyeceksiniz ki, hissedarlar şirketten kâr payı çekerken bir temettü vergisi ödüyorlar. Doğrudur ama önünde sonunda hissedarlar o vergiyi ödemek zorundalar.

“BU KARARI BİR KEZ DAHA İNCELEYİN” 

Ben regülatörlerden bir kez daha rica ediyorum. Bu kararı bir kez daha inceleyin. Bu karar Türkiye’nin çıkarına değil. Bu karar kısa vadede dolar/TL’yi tutmak için çıkarılmış bir karar gibi gözüküyor. Bu karar sağlıklı bir karar değil. Matematiksel olarak doğru bir karar değil. Optimal değil.

Bakın 10 yıldır alınan kararlar, Türkiye’nin çıkarına kararlar olsaydı TL bu kadar değer kaybeder miydi? Faiz bu kadar artar mıydı? Enflasyon bu kadar artar mıydı? Ekmek 5 lira olur muydu? Ben size söylüyorum 10 lira olacak. Demek ki o kararlar da yanlışmış, bu karar  da yanlış.

“1989 ÖNCESİNE Mİ DÖNÜYORUZ” 

Bu karardan dönülmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü şirketler burada açıkları bulup, kullanmaya çalışacaktır. Elleri mahkum. Bunu engelleyebilmek için bizim optimal, serbest piyasa kurallarına uygun. Burada sermayenin serbest hareketi çok önemli… Biliyorsunuz 1989 öncesinde Türkiye’de sermaye serbest hareket etmiyordu. Sermayenin serbest hareket etmediği ülkelerin nasıl felaket, nasıl rezil durumlarda olduğunu anlatmama gerek yok.

“KARARI BDDK’NIN ÇIKARMASI HUKUKİ DEĞİL” 

1989’dan sonra 32 numaralı kararla, Türkiye’de sermaye hareketleri serbest hale getirildi. Ne yani biz şimdi 1989 öncesine mi dönüyoruz. Bu karar BDDK tarafından çıkmış gibi gözüküyor, kredileri ilgilendirdiği için ama… Direkt olarak döviz alımını ilgilendirdiği için… Ben hukukçu değilim bilemem ama sanki bu kararın Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından çıkarılması gerekiyor gibi düşünüyorum.

Umuyorum ki böyle yanlış kararlar alınmaz. Umuyorum ki şapkadan daha fazla tavşan çıkarılmaz ve Merkez Bankası faizi düşürüldüğü zaman neler olduğunu canlı bir şekilde geçmiş 8 ayda çatır çatır yaşadık. Umut ediyorum bu konuda daha fazla inat edilmez. Türkiye’nin geldiği nokta bir somun ekmeğin 5 lira olduğu nokta. Bu nokta doğru bir nokta değil. Demek ki kararlar yanlış.

“TÜRKSEN DE, KÜRTSEN DE 2 ARTI 2 EŞİTTİR 4”

Yine de enseyi karartmıyorum. Ben iflah olmaz bir optimistim. Bu kadar eleştirmeme rağmen Türkiye’nin kapasitesine, geleceğine güveniyorum. Güvenmek zorundayım, zorundayız. Ama içim içim acı çekiyorum. Ben bir matematikçiyim. Biri ordan diyor ki 2 artı 2 eşittir 5. Değil kardeşim 2 artı 2 eşittir 4. Sen sağcı, solcu neci olursan ol, 2 artı 2 eşittir 4. Türksen de, Kürtsen de… Sünniysen de aleviysen de… Matematiğin güzel tarafı da bu. Çatır çatın doğrusu neyse o. Kişilere göre değişmez. Ekonominin doğrusu da kişilere göre değişmez.

 
Kepçeyle zam, kaşıkla indirim!
 
Bugün açıklanacak... Asgari ücrete zam, 9 günlük tatil!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Kepçeyle zam, kaşıkla indirim!
Petrol fiyatlarındaki yüzde 8.9’luk düşüşe ve kurlarda büyük değişim olmamasına ...
BDDK'nın kredi kararı piyasayı salladı!
BDDK'nın TL ticari kredi kullanımı için şirketlere döviz sınırlaması getirmesi ...
İzmir iş dünyası Ankara'da...
Ege Bölgesinde faaliyet gösteren 8 Oda ve Borsa’nın temsilcilerinden oluşan ...
 
Ekmekte 7 lira tehlikesi!
Devlet önlem aldık dese de yurttaş zamlar nedeniyle ekmeğe bile ulaşmakta ...
Şekere dev zam!
Şekere zam üstüne zam gelmeye devam ediyor. Mart ayında şekere yüzde 31 ...
Bakan Bilgin'den asgari ücrete ara zam açıklaması!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin kamu çalışanlarına enflasyonun ...
 
Bakan Nebati zam oranını açıkladı!
Hazine Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bu yıl yeni vergi olmayacağını açıkladı. ...
BDDK'dan flaş konut kredisi kararı!
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, konut kredilerine ilişkin yeni ...
Merkez Bankası'nın faiz kararı belli oldu!
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), politika ...
 
YAZARLAR
ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK'TA SON KALE İZMİR
TWITTER'DA SON KALE İZMİR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Eski günlerdeki gibi bu kriz günlerinde seyyar esnafımızın mahalle aralarında zorunlu sağlık tedbirlerine uyarak hizmet etmesini ister misiniz?

Evet
Hayır
Bilmiyorum

Sonuçları göster Anket arşivi
PUAN DURUMU
ARŞİV
Son Kale İzmir
KünyeKünye Ä°letiÅŸimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri